Aslında yeni hayallere, yeni umutlara, yeni dileklere merhaba demek istiyorum.
İçimden bir ses,bu yılbambaşka güzellikleri beraberinde getirecek, diyor. İçimdeki sesi dinleyerek, tüm olumsuzlukları geride bıkarak yeni hayatıma ve gerçekleşmesini istediğim hayallerime sıkıca tutunarak yeni yılı karşılamak istiyorum. Genelde yeni yıla nasıl girerseniz tüm yılınız da o şekilde ilerleyeceğini ifade ederler. Nedense hepimiz yeni yıla gireceğimiz zaman bu ifadeye sığınırız. Çünkü bu ifade bizlerin bazı duygularını ön plana çıkarmasında yardımcı olur. Neden diye sorarsanız? Tabi ki her insan, yeni yıla girerken içinde yer alan heyecanla, mutluluğu koruduğu ailesiyle ve bir de her zaman sığındığı sevgi kelimesiyle yeni yıla güzel bir şekilde girmek ister. Pek tabi tüm yılında bu şekilde devam edeceğine yürekten inanır.
Bir şekilde inanırız yeni yılın, yeni hayatların kapısını açacağına. Sadece anahtarımızı kaybetmemiz gerekiyor bir yerlerde, bir köşelerde yeni hayatın anahtarı hep olmalı. Çünkü biz insanoğlu, ilerlemeyen hayattanve yaşadığımız olumsuzluklardan hemen sıkılan ve sonucunda ise sitem eden birine dönüşürüz. Bu da bizlere zarardan başka bir şey getirmez. İşte bu yüzden yeni hayatın anahtarını bir yerlerde, bir şekilde muhafaza edebilmeliyiz. Çabuk duygu değişimine uğrayan bizler, atacağımız diğer adımı garanti altına almalıyız. Ve bu yılı da garanti altına almak bizlerin doğru tercihleriyle ilerleyecek. Geçen her yıl da hayatımızı etkileyecek çok büyük kararlar alıyoruz. Sonucunu bilmesek de kararlar bizleri bir adım daha rahatlatabiliyor. Elbette sonuçlarda hayatın gidişatıyla bir şekilde bizleri tatmin etmeye başlayacak.
Gelelim geride kalan bir yılın, bizlere neler öğrettiğine, neler yaşattığına göz atalım? Başta ülkemiz olarak tarifi olmayan, çok büyük acılar yaşadık. Maziye kaldırılmayacak bir depremle beraber asla unutulmayacak görüntüler var hafızamızın derinliklerinde. Bu yaşadığımız deprem bizlere akılda kalıcı dersler verdi. Öncelikle ne kadar bilinçsiz bir toplum olduğumuzu fark ettik. Sonra yaşayan her acıyla, ölümün ne kadar hayatımızın ayrılmaz bir parçası olduğunu anladık ama kurtulan küçük çocukların hayatları ise bizlere yaşama umudu verdi. Yani bu deprem bizlere kayıpları, acıları yaşatırken kendi gözlerimizle mucizeye de şahitlik ettirdi. Tüm ülke olarak unutulmayacak bir yıl yaşadık. Eminim ki bir tarafımızda buruk anlar yaşanırken, güzel haberler alarak geride kalan yılı tamamladık.Örneğin, binlerce kıymetli anne aylar sonra bebeklerine kavuşabildi. Aylardır bunun hayalini kuran anneler mutlu anlarını buruk bir sevinçle yaşadılar. Güzel bir haber bekleyen gençler ise uzun bir zaman sonra mutlu olacakları işin yöneten kısmına geçtiler. Kimisi de hâlâ hayallerinin peşinden koşmaya devam etti. Çünkü gelecekteki kendisine ulaşabilmek için her engeli aşması gerekiyordu. Hayatınzorlu yollarında mücadele vermeye çalışan insanlarımız ise hâlâ hayatta kalma yarışında çaba sarf ediyorlar. Yani işin özü geride kalan bu yılı acısıyla, tatlısıyla, iyi dileklerle sonlandırdık. Önemli olan yaşadıklarımızdan ders çıkarabildik mi? Benim için önemli olan tam olarak buydu. Bu yıl çocuklarımızın dileklerinin gerçekleşeceği, gençlerimizin azimle emek verdiği sınavlarda başarılı olacağı, annelerimizin mutlu aile tablosunu her şeye rağmen koruyacağı, babalarımızın hayatın zorlu yollarında dimdik duracağı, askerlerimizin düşmana karşı yıkılmayacağı ve devletimizin her koşulda ayakta kalacağı bir yıl olması dileğimle. Her şeye rağmen yeni yıla, yeni başlangıçlara merhaba.