Birleşmiş Milletler (BM) tarafından gerçekleştirilen “Küresel İlkeler Sözleşmesi” (UNGC) Sürekli rekabet içindeki iş dünyasına ortak bir kalkınma kültürü oluşturmak üzere sürdürülebilirlik, sosyal sorumluluk ve yolsuzluğa karşı mücadele konusunda evrensel ilkeler öneren yenilikçi bir kurumsal sorumluluk yaklaşımıdır.

1999 Yılında Davos’ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu sırasında dönemin Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi ANNAN’ın iş dünyası liderlerine “Bin Yıl Kalkınma Hedefleri” doğrultusunda bir çağrıda bulundu. Özetle; Yeni küresel ekonominin sürdürülebilirliğini sağlamak için gerekli olan çevresel ve sosyal dayanakların oluşturulmasına destek vermeye ve tüm Dünya halkları için küresel yatırımlar yapmaya davet etmişti. Küresel İlkeler Sözleşmesi olarak adlandırılan bu çağrının resmi bir nitelik kazanması ise, 26.Temmuz.2000 Tarihinde BM merkezinde yapılan toplantıda gerçekleşti.

Küresel İlkeler Sözleşmesi( KİS ) Şirketlerin kamuoyuna çevre konusunda verdiği en sağlam taahhütlerden biridir. Bilindiği gibi “Sürdürülebilir kalkınma, çevre, kurumsal sosyal sorumluluk vb. konular “ iş dünyasının gündemindeki ağırlığını giderek artırmaktadır. Şirketler her yıl bu konularda kendilerine hedefler koyuyorlar ve yıl sonunda bu hedeflerin ne kadarını ve nasıl yerine getirdiklerini belgeleriyle birlikte kamuoyu ile paylaşıyorlar.

Dünya’da 8.000 den fazla şirket bu sözleşmeyi imzaladı.

Türkiye’de 2002 yılından itibaren KSİ gündeme gelmeye başladı . Bugüne kadar da 300 e yakın firma 10 maddeli KSİ’i imzaladı. Ancak 59 firma raporlama yapabildi. Bu da imza atanların dörtte üçünün attığı imzanın arkasında durmadığı,taahhütlerini yerine getirmediği anlamındadır.

Örneğin bir firmamız verdiği sözü tutup raporunu kamuoyu ile paylaştı. Çevre konusunda bayilerde ve merkezde kullanılan suyun arıtılarak yeniden kullanılmasının sağlandığı, çatıya açılan ışık panelleri ve tasarruflu ampullerle elektrik tüketiminde % 13 tasarruf sağlandığı, atık yağ, ambalaj, akü ve diğer atıkların geri dönüşümü sayesinde 33 Milyon TL lik kaynak yaratılmış aynı zamanda çevreye katkı sunulmuş olduğunu raporladı.

Küresel İlkeler Sözleşmesinin 10 ilkesi şöyledir.

İş dünyasınca:

İlan edilmiş insan haklarını desteklemeli ve bu haklara saygı duymalı,

İnsan hakları ihlallerinin suç ortağı olmamalı,

Çalışanların sendikalaşma ve toplu müzakere özgürlüğünü desteklemeli,

Zorla ve zorunlu işçi çalıştırılmasına son verilmeli,

Her türlü çocuk işçi çalıştırılmasına son verilmeli,

İşe alım ve işe yerleştirmede ayrıcalığa son verilmeli,

Çevre sorunlarına karşı ihtiyati yaklaşmaları desteklemeli,

Çevresel sorumluluğu artıracak her türlü faaliyete ve oluşuma destek vermeli,

Çevre dostu teknolojilerin gelişmesini ve yaygınlaşmasını desteklemeli,

Rüşvet ve haraç dahil her türlü yolsuzlukla savaşmalı.

Küresel İlkeler Sözleşmesi de BM önderliğinde oluşmuş bir çok sözleşmeden biridir. Dünya’da ve ülkemizde iyi niyetli iş dünyasınca uygulanmaya çalışılmasına rağmen gözle görülür bir ilerleme sağlayamamıştır. Bence şu an bu sözleşme de kağıt üzerinde kalmış bir sözleşmedir.

Dileyelim gelişir. Kurumlarımız ve firmalarımızca başta yenilenebilir enerji, su tasarrufu, atıkların geri kazanımı olmak üzere çevre başlıklı konulara önem verilir.

Hoşça kalın.