Yatırımların en güzeli, en yücesi şüphesiz insanlar için olan yatırımlardır. Tabii yatırımın yerinde ve zamanında yapılması onu daha anlamlı kılacaktır.
İlçemiz doğal güzellikleri “çok” denecek kadar münbit topraklarda değildir. Yaklaşan bir tehlike olarak görünen obruklar, susuzluk, yeraltı suların çekilmesi bütün bunar bizi bekleyen tehlikelerdir. İklimsel ve coğrafi durumlar bizi düşündüren sorunlardır. Bu aslında bizi dertlendiren sorunlarda olmalı. Bunun için her bireye farklı sorumluluk düşmektedir.
Kıymetli Okurlar;
İlçemizde Acı Göle yapılan sahil ve havuz hepimizi heyecanlandırmadı değil. Bunun söylentisi bile içimizi kıpır kıpır etti. Aslında yüzme bilen insan değilim. Bunu da belirtmeliyim. Ama dışardan misafirimiz geldiğinde onları gezdirebileceğimiz bir yer olmalı değil mi? Hikâyesi olan bir mekânı anlatmak kadar keyifli olay yoktur. Hikâye ister uydurma olsun ister gerçek. Mesela taş kadın hikâyesi… Konu bilinmese bile başlığı ilginç gelmiyor mu? Hemen aklımızda yeni çağrışımlar yapmıyor mu? Belki de bütün bu objeler bizi biz yapıyor.
Konuya böyle giriş yaptım. Fakat birey olarak bize düşen çok sorumluluk var. Devlet malın korumak onun bir çivisine bile zarar vermemek, onları kendi malımızdan bile değerli görmek hepimizin boynumuzun borcudur. Bu şiarı bir muska gibi boynumuza takmalıyız. Aynaya her baktığımızda sorumluluğumuzu bilmeliyiz. Çevre, bizim çocuklarımızdan ve nesillerimizden aldığımız bir emanettir.
Kamu hizmetlerinin yerine getirilebilmesi için bu hizmetleri yerine getirecek personelin yanı sıra taşınır ve taşınmaz mallara da ihtiyaç duyulmaktadır, Kamu hizmetlerinin yerine getirilmesinde önemli bir yeri olan bu malların günümüzde önemli miktarla ulaştığı görülmektedir, Kamu malları birbirinden farklı fonksiyonları olan birçok mal çeşidini içinde barındırmaktadır. Bu malların edinilmesi, elden çıkarılması ve bunlardan faydalı olması farklı hükümlere tabi bulunmakta ve görevlerinin gerekli kıldığı veya malın özelliğinden kaynaklanan farklı düzenlemelerin yapılmasına ihtiyaç göstermektedir. Medeni Kanun’un 715.md. sinde şöyle geçmektedir. “Sahipsiz yerler ile yararı kamuya ait mallar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Aksi ispatlanmadıkça, yararı kamuya ait sular ile kayalar, tepeler, dağlar, buzullar gibi tarıma elverişli olmayan yerler ve bunlardan çıkan kaynaklar, kimsenin mülkiyetinde değildir ve hiçbir şekilde özel mülkiyete konu olamaz.”
Kıymetli Okurlar;
Bu alanlar kimsenin mülkiyetinde değildir. Ama bu alanlar hepimizindir. Bu ayrıştırmayı iyi yapmak gerekir. Hepimizin olmasının getirdiği sorumluklar vardır. Bunları kendi malımız gibi koruyup, kollamamız gerekir. Başta Acı Göl, Millet Parkı, Belediye öncülüğünde yapılan eğitim kurumu ve eğitim destekleri, sosyal tesisler… Hepsi bizimdir, bizim içindir. Bu güzel alanlara her gelen bir çöp bırakırsa, her gelen kendi malı gibi kullanırsa… Artık insan vicdanı sorgulasın kalp taşıyor muyum diye?
Bununla birlikte ilçemizi Voleybol 1. Ligde temsil eden ALBA ya ve Amatör Küme Süper Grupta mücadele edecek Karapınar Belediyespor’ a sonsuz başarılar diliyorum. ALBA’ nın daha ilk maçında taraftarı ve ilçe yöneticilerini coşkulu bir şekilde hep bir arada görmek çok büyük bir güzellik.
Değerli Dostlar;
Sözü burada fazla uzatmadan memleketim Karapınar için yazdığım “Bir Sevda Masalı” başlıklı nesir çalışmasında atıfta bulunduğum Acı Göl’ dokundurduğum sözler ile bitirmek istiyorum.
“Yokluğunda Acı Göle uzun uzun bakıp Ahmet Haşim’in “Göl Saatlerini” okuyabilirim. Hükmeder her satırı kalbimin en ücra yerlerine. Bir gün ceplerimde biriken yalnızlığı sunarım Acı Göl’ün serin, lacivert ve acımasız sularına” Bir gün gelmeyiveririm…
Şiirle kalın dostlar… Güzellikleri göreceğimiz en güzel Acı Göl ikindi sonralarında ve çocuk seslerinde görüşmek üzere…