Stres altında olan bireyler bu durumdan kurtulmak için farklı şekilde tepki gösterirler.

    Bireyler stres anında ya doğrudan mücadele ederek olayın üstüne giderler veya ya da kendilerini savunmaya çekerler.

                        Doğrudan başa çıkma durumunda birey stres yaratan duruma ilişkin üç şekilde tepki verebilir. Bunlar yüzleşme, uzlaşma ve geri çekilmedir(Morris, 2002). Morris’e göre yüzleşme anında birey tüm kaynaklarını kullanarak stresi oluşturan durumla mücadele eder. Uzlaşma durumunda ise kendi isteklerinin bir kısmından vazgeçer ve aynı davranışı karşı taraftan da bekler. Geri çekilmede ise, bundan sonra yapacaklarının kendisine daha çok zarar vereceğini düşünerek isteklerinden vazgeçer. 

Örneğin son zamanlarda evine sürekli geç gelen bir adamın karşılaştığı tepkiye bakalım. Adam akşam eve geldiğinde eşi onu asık suratla karşıladı, yemeğini de hazırlama gereği duymadı. Burada adam üç şekilde tepki gösterebilir. Birinci durumda, adam eşi tarafından böyle davranıldığı için o da eşine karşı sert bir tavırla karşılık verebilir(yüzleşme). İkinci durumda, adam eşinden kendisine niçin böyle davranıldığını öğrendiğinde bundan sonra mümkün olduğunca eve erken geleceğini; bazen akşamları arkadaşlarıyla birlikte zaman geçirmesine anlayış gösterilmesini isteyebilir(uzlaşma). Üçüncü durumda, adam eşinin böyle bir davranışı nedeniyle onunla hiç konuşmayarak, kapıyı vurup evden ayrılabilir(geri çekilme).  

              Bireyler stresi meydana getiren durumla ilgili, uzlaşma yolunu tercih ettiklerinde kendilerinden ödün vererek düşündüklerinin azına razı olmak durumunda kalırlar. Geri çekilme il başta belki bir çaresizlik olarak düşünülebilir. Fakat bazen de bu geri çekilmeler bireyin faydasına olabilir. Örneğin arabasıyla trafikte seyir halinde olan birey, kendisine yol vermeyip hem de dövüşmek için arabasından inen magandayı önemsemeyerek yoluna devam edebilir.

            Birey kendince stres oluşturan olayların kaynağını tam olarak anlamlandırdığı zaman bununla yüzleşir, uzlaşır veya geri adım atar. Stresin kaynağını algılayamayan birey için bu durum tehlikeli olmaya devam edecektir. Stresin nedenlerini algılayan birey, kendisine zarar veren bu durumun gerçekliğini kendince değiştirebilir veya bu işten daha az zararla kurtulabilir.

            Birey kendine sıkıntı veren duygularını, yaşadıklarını bilinçdışına bastırarak unutabilir. Daha önce yaşadığı bir olayı hatırlamakta zorluk çekmek, sevmediği bir arkadaşına verdiği randevuyu unutmak gibi durumlar aslında artık kendisi için o kadar önemli bir olay olmadığının göstergesidir.

            Birey bazen kendisine acı  ve sıkıntı veren bir gerçeği reddederek inkar yoluna gidebilir. Yani gerçeği kendince yok sayar. Birey yatığı hatalarını, çevresi tarafından suçluluk oluşturan birçok deneyimini kendisi tarafından hiç yaşanmamış gibi algılar.

            Birey toplum tarafından da kabul edilemeyen sorunları aslında kendisinin neden olduğunu, fakat bunu kabul etmeyerek sorumluluğun başkalarına ait olduğunu söyleyerek kurtulmaya çalışır. Bulunduğu toplum içinde insanlarla bir türlü anlaşamayan, onları kıran ve rencide eden bir bireyin karşısındakileri suçlaması buna bir örnektir.

            Birey içinde bulunduğu durumun ve önceki deneyimlerinin etkisiyle başkasına ait başarıları sanki kendi başarısı gibi algılar. Küçükken kendisine okula devam etme fırsatı verilmemiş bir babanın kendi çocuğunun okuyup doktor olmasıyla bu başarının kendinse ait olduğunu hissedebilir.

            Birey toplum tarafından onaylanmayan davranışlarını, hem onların hem de kendisinin hoşa gideceği bir alana kaydırabilir. Örneğin, sürekli kavga eden bir bireyin dövüş sanatlarıyla uğraşmaya başlayıp başarılı olması buna örnektir.

            Yaptıklarıyla sürekli eleştirilen ve başarısızlıkla suçlanan birey artık geriye çekilerek bundan sonraki denemelerinden vazgeçebilir. Aileye yeni katılan bir kardeş nedeniyle tüm ilginin bebeğe yönelmesi 4-5 yaşındaki diğer çocuğun da emeklemesine, altını ıslatmasına sebep olabilir.

            Birey bazen başkalarının kendisine sıkıntı vermesiyle yaşadığı duygularını buna neden olan kişiye değil de farklı kişilere ve nesnelere yönlendirebilir. Patronuna kızan bir babanın eve geldiğinde eşine veya çocuklarına sert davranması; eşine kızan bir adamın kapıyı hızla çarpması veya arabasının tekerine vurması buna örnektir.

            Birey bazen içinde yaşadığı gerçek duygularını başkalarına farklı yansıtabilir. Hiç hoşlanmadığı iş arkadaşını başkalarına övebilir. Nefret ettiği patronunun odasına girdiğinde ona çok cana yakınmış gibi davranabilir.