Ülkemizi ziyarete gelen derdini anlatmaya çalışan bir turistle karşılaştığımızı düşünelim.


Turist kendi diliyle bize bir şeyler soruyor ve biz onun dilini bilmiyoruz. İstediği kadar çabalasa da onun dilini bilmediğimiz için ona yardımcı olamayız. Onun konuştuğu dili bilen birinin yardıma gelmesiyle anlaşma gerçekleşecektir. Çocuklarımızın da sevgi deposunu doldurabilmek, onların sevgi dillerini keşfetmekten geçer.
    Çocuklarının sevgi dillerini keşfeden anne babalar, onlarla ilişkilerinde sağlıklı gelişmeler kaydediyor demektir. 
    Sevgi Dilleri
1.    Güzel Sözlerden Hoşlanma
2.    Dokunulmasından Hoşlanma
3.    Birlikte Zaman Geçirmekten Hoşlanma
4.    Hizmet Edilmesinden Hoşlanma
5.    Hediye Alınmasından Hoşlanma  
 
GÜZEL SÖZLERDEN HOŞLANMA
 
Kim kendisine övgü dolu sözler söylenilmesinden hoşlanmaz ki… Yaptığımız nefis yemekten sonra: "Ellerine sağlık, çok güzel olmuş. Bu yemeği en güzel sen yapıyorsun ve kendimi çok şanslı hissediyorum."  Sözlerini duyan hangi eşin mutluluğu yüzünden okunmaz ki…" Seninle evlendiğim için gerçekten çok şanslıyım. Ailene bağlı bir baba olman beni mutlu ediyor." Sözlerini işiten hangi baba kendini mutlu hissetmez ki…  
Bazı çocuklar anne babanın kendileri için söylemiş oldukları ağır sözlerle büyük bir tahribata uğrar. Bu anne babalar her ne kadar niyetlerinin iyi olduklarını, böyle davranmakla, böyle sözlerle çocuklarının iyi bir evlat olarak yetiştirmeye çalıştırdıklarını söyleseler de yapacakları veya yaptıkları tahribatın farkında değillerdir. Kendi yaptıklarının doğru olduğuna inanıp da kendini değiştirmeyen anne babalar, çocukları ergenlik çağına geldiklerinde  harap olmuş asi bir evlatla karşılaşıyorlar. Hele ki bu direnme burada da devam ediyorsa sonucu çok ağır olan istenmeyen durumlarla karşılaşılmaktadır.
Çocuğumuza sürekli hakaret ederek onun sevgi deposunu doldurmak asla mümkün olmayacaktır. Bu çocuk, ergen ise iş daha da zorlaşacaktır. Bu çocuğun sevgi dili "Güzel Sözlerden Hoşlanma" ise ileride tamiri mümkün olmayan durumlarla karşılaşılır.
Hayat yolculuğundaki bir insanın güzel sözlere en çok ihtiyacı olduğu dönem ergenlik dönemidir. Çünkü bu dönemde ergen çocuklukla yetişkinlik arasında gidip geldiği için tam bir kafa karışıklığının yaşandığı bir dönemdir. Bu dönemde çocuğun herhangi başarısını veya olumlu bir davranışını fark eden anne babalar, onu öven, onu takdir eden sözler söyleyerek onun sevgi deposuna kendi sevgilerini akıtmaya başlamış olurlar.  Övgü sözlerini söylerken de  tüm içtenliğimizi  ve samimiyetimizi onlara hissettirmek onlarla ilişkilerimizin sağlıklı olabilmesi için çok önemlidir.
Dikkat edeceğimiz önemli noktalardan biri de çocuklarımız küçükken onları oyalamak veya kandırmak için söylediğimiz sözleri, 14-15 yaşlarına geldiklerinde kullanmamızın ilişkilerimize zarar vereceğini bilmemizdir. Her ne kadar anne babanın hoşuna gitmeyen, onları kızdıran davranışlarda bulunsalar da küçücük de olsa onların olumlu davranışlarında övgüye değer bir şeyler aramak, sağlıklı iletişimin kapısını açacaktır. Bir anne babanın çocuklarına sevgilerini hissettirmenin en güzel yolu "Seni seviyorum." diyerek bunu onlara yapmacıksız bir şekilde hissettirmektir. Bu sözleri çocuklarından esirgeyen anne babalar, bu eksikliği tüm yaşantıları boyunca onlara hissettirirler. Bunun bedelini de hem çocuk hem de anne baba ağı bir şekilde öder.
Ergen çocukların övgü sözlerini duymak istemediği zamanlar da olacaktır. Özellikle çocuğun kendi arkadaşlarının yanında söylenen onu övücü sözler ters tepki yapabilir. Bu durum ergenin bağımsız olma duygusundan kaynaklanmaktadır. Ona bu anda saygı duymamız gerektiğini de anlamamız gerekmektedir.
Bazı Sevgi Sözleri
Sana gerçekten hayranım.
Benim çocuğum olduğun için kendimi çok şanslı hissediyorum.
Sen çok harika bir çocuksun.
Seninle gurur duyuyorum.
Yanımda olman çok hoşuma gidiyor.
Bugün daha hoş görünüyorsun.
Ergen çocuklarımızın olumlu davranışlarında veya başarılarında onları ailenin diğer bireylerinin ve akrabaların yanında onu övücü sözler söylemek onun sevgi deposuna sevgimizi akıtmak demektir.
                                                  Sağlıcakla kalın…