95 li yıllarda okulda Türkçe Öğretmeni onun soy ismini çok beğendiği için ona “Birgül” dermiş hep. Ciddi bir duruşu varmış Türkçe Öğretmeninin.

Çocuklar çekinirlermiş öğretmenden. Öğretmenin yüzü de pek fazla gülmezmiş. Çocuğun soy ismi arkadaşlar arasında virgüle, bazen iki güle evrilmiş. Bir ara başka bir dersin öğretmeni ona” Dalda ki bir gül” diye takılırmış.Çocuk, okula gidip gelirken Boyacı Sabri Abi’ye selam vermeden geçmez, çarşı çeşmesinin orada Boyacı Sabri Abi’ninhalini hatrını sorarmış. Çocuğun okul da ki öğretmenleri gibi Boyacı Sabri Abi’deçocuğun ismini bazen hatırlayamaz çoğu zaman ona “Birgül” dermiş... Boyacı çocuğun ailesini bildiği için çocukla sohbet edermiş. Bir anlamda çocuğun baba dostuymuş Boyası Sabri Abi…

            İhtiyar boyacı sabahın ilk ışıkları ile uyanır, çarşı çeşmesinin arkasında yerini alırmış. Boş kaldığı zamanlarda taşımacılık yapar, yevmiyesini kazanırmış. Bu kazancıyla hacca bile gitmiş. Yalnızmış. Evlenmemiş. Ama onu mutlu edecek çocuklar yerine ağaçlar varmış. Gider sevincini, hüznünü onlara anlatırmış ihtiyar boyacı. Sonra sokak hayvanlarına yiyecek temin edermiş. Yüreği olmak böyle bir şey olsa gerek.

            Yukarıda anlatılan olayda çocuk benim aslında.  İhtiyar boyacı ise Boyacı Sabri Abi.

            Ben Boyacı Sabri Abi’ye ve onun hayatına daha önceki yazılarımda da değinmiştim. “Bir Sevda Masalı” başlıklı memleket çalışmamda Yolcu Fikir ve Edebiyat Dergisinde Boyacı Sabri Abiyi kısa olarak yazdım. Bu yazı değerli editörün “İbrahim Birgül Sevda Masalında Kayboldu” başlığı ile yayımlandı.Ulusal anlamda kabul görmüş bir edebiyat ve fikir dergisinde memleketimi anlatmak benim için büyük bir onurdu. Yazı hayatımın en heyecanlı zaman dilimi oldu benim için. Derginin gelmesini beklemek kadar uzun bir zaman dilimi yoktu sanki. Bu heyecanımı da anlatmadan geçemeyeceğim. Bununla beraber bazı ulusal kanallarda da Boyacı Sabri Abi’ye değinildi. Mesela; 14.12.2022 tarihinde NTV televizyonunda Ahmet Mümtaz Taylan'ın sunduğu ve oyuncu Tansel Öngel'in konuk olarak katıldığıempati programı bunlardan birisi. Programdan bir gün sonra vefat etmesi de farklı bir rastlantı olsa gerek.

                Şehir ve İnsan birbiriyle örtüşen iki farklı kavramdır. Bazı insanları tanımlarken aklınıza bir şehir gelir. Bir şehir canlanır gözlerinizin önünde. Bunun yanında bir şehri anlatırken kelimler sizi bir kişiyi tarif etmeye doğru götürmektedir. İster istemez oraya doğru kayarsınız. Aslında anlatılan şehir ve insan sentezidir.Bunu kendi memleketimize indirgeyecek olursak, Karapınar dediğimizde aklımıza Sultan Selim Camimiz, çarşı çeşmemiz gelir. Çarşı çeşmesini anarken birden aklımıza Boyacı Sabri Abi gelir. O çeşmenin arkasına çekilmiş ayakkabı boyuyordur yorgun boya sandığının üzerinde. Bir bakarsınız oralarda öteberi taşımakla meşguldür belki de…

           

            Boyacı Sabri Abi son günleri Akşehir’de geçti. Onun kalbinde durmadan yanan bir ateş vardı. Memleket sevgisi. Özlüyordu memleketini, memleket insanını. Çarşı çeşmesini, çarşı çeşmesinin kalabalıklığını… O bir yandan memleketine vuslatı düşünürken, vuslat onu en sevgiliye uçurdu. Dünya hayatı 15.12.2022’de son buldu. Boyacı Sabri Abi’de aslında Karapınar’ın gülüydü bizim için.  Çarşı çeşmesi ve boyacı sandığı onunla özdeşleşmişti adeta.Oralar şimdi yetim kaldı. Onun adının anılacak olması hepimizi mutlu edecektir. Makamı cennet olsun. Allah rahmet eylesin.

            O hayatta iken onunla sohbet edebilmişsek ve gönlünü, duasını alabilmişsek ne mutlu bizlere… Bununla beraber "Harabat ehline hor bakma Şakir, Defineye malik viraneler var.” Sözü çizgisinden hareketle, o kalplerde yer edilebilmişse ne mutlu o güzel kalplere…

            Boyacı Sabri Abi bu dünyanın güzel insanlardandı. Ahirette gerçek zenginliğe malik olanlardan da olur inşallah. Cennet te beraber olmak nasip olur hepimize inşallah. Bize kalan ne oldu? Temiz kalp, güzel anılmak, iyilikle yad edilmek, yürekli ve hissiyatlı olabilmek….

            Selam olsun o güzel gönlü bulanlara…

            Selam olsun o gönül zenginliği ile ahirete yol olanlara…

            Ve yine selam olsun ölmeyen o temiz ruhlara…