Günümüz dünyasının telaşından insanlar birbirine zaman ayırmakta zorlanıyor. Bu en başta ailelerin kendi arasında bile bu böyle oluyor.
Adeta çok yakınlaşmanın getirdiği uzaklıkta oluyoruz. Özellikle memleketten uzak yerlerde insanların bir araya gelmesi imkânsız oluyor. Yakınlarımızı ya tevafuken yolda görüyoruz, ya da yakınlarımıza AVM lerin içinde rastlıyoruz. Bir şeylerin bahane olması gerekiyor bazen. Ya bir iş yeri açılışı, ya da düğün, cenaze gibi günlerde bir araya gelinebiliyor. Sosyal medya biraz bizi birbirimizden haberdar ediyor ama hiçbir sosyal medya mecrası bir kucak açmanın sıcaklığını vermiyor.
Konya'da varlığını devam ettiren, adeta memleketim insanının gözü kulağı olmuş Karapınarılar Derneği (KAR-DER) bu olayı çözmüş. Kurulduğu günden bu yana Konya'da gören gözümüz, işiten kulağımız olan Karapınarlılar Derneği bu hafta sonu Cumartesi günü Arabaşı Çorbası etkinliği kapsamındaKonya'da yaşayan Karapınar'lıhemşehrileri bir araya getirdi.
Organize işlerin hazırlanması her zaman için zordur. Bunu ötesinde insanları mutlu etmek ayrı bir zordur. Ama o yağmurun altında onca trafiği aşıp gelen insanların oradan mutlu olarak ayrıldığına tüm kalbimle şahidim. Gelecek insanların sayısının bilinememesi organizenin zorluğunu açık açık gösteriyor. Ama bilgi ve tecrübe sayesinde anlaşılan bu artık KAR-DER yönetimi tarafından sorun olmaktan çıkmış. Bütün yönetimi canı-gönülden tebrik ediyorum. Güzel bir akşam oldu.
Bunu yanında Karapınar'ın adeta tek bir vücut olduğu kanısına varmış oldum. Başta Sayın Kaymakamımız Şenol Öztürk Bey'in, Belediye Başkanımız İbrahim Önal Bey'in bütün STK temsilcilerin, basın görevlilerin, akademisyenlerin, şair ve yazarların, sanatçıların bir arada olması ilçemizin tek vücut olduğunun göstergesi oldu adeta.
Bir başarının arkasında elbette ekip çalışmasının ayrı bir önemi vardır. Hepsi bir zincir halkası olup, birbirini tamamlar. Başarı herkesindir. Fikret Danış başkan bu yükü büyük bir özveri ile bu sorumluluğun içinde bulunmaktadır. Bütün gönüllüler tesbih taneleri, Fikret Başkan imame konumundadır. Birkaç kez başka hemşehrilerimiz için bazı girişimlerde bulunduğuna şahidim. İnsanların dertleriyle dertlenmeyi kendisine sorumluluk edinmiş, bu gönül dostu insana ayrıca teşekkür etmek lazım. Yolu uzun yükü ağır. Ama umut her zaman vardır.
Fikret başkan derneğin misyon ve vizyonundan bahsederken dikkatimi çeken güzel unsurlar vardı. Başta acil hastalar için kan desteğinin yapılması, işyerleri ziyaretlerinin devam etmesi, cenaze ve düğünleri katılım sağlanması, yapılacak her türlü faaliyetlerde mesaj yoluyla bilgilendirmelerin olması, şahsıma da yapılan kitap fuarlarında ziyaretler hepsi bizi biz yapan unsurların başında gelmektedir. Bana da kendime ait yazmış olduğum bir memleket şiiri olan "Eski Bir Zaman" çalışmamı paylaşma fırsatı sunduğu için çok teşekkür ederim. Bu şiir hakkında çok güzel dönütler aldım. Herkes en kalbi duygularımla teşekkür ederim. İnşallah daha farklı mecralarda bunu yeniden paylaşırım. Bunun yanında yaklaşık 35 yıl önce bir olay yaşamıştım. Bu anıda geçen kişileri görmek beni adeta çok mutlu etti. 1990lı yıllarda annem ve babamla birlikte komşudan emaneten alınan at arabası ile herkesin bildiği ilçemizin Bülbülün Değirmeni olarak anılan yere un öğütmek için gitmiştik. Sıranın çok uzun sürmesi nedeniyle ben çok acıkmıştım. Dayanamayıp bunu anneme söylediğimde annem çekinmeden değirmenin hemen yanındaki evin sahibine durumu izah etmişti. Evin sahibi İlçe Milli Eğitimden emekli Habil Gencer abimizdi. Hanımı yufkanın arasına zeytin sıkıp bana vermişti. O akşam bunu Habil abiye ve hanımına anlattığımda gözleri doldu yengenin. O an tepkisi "Keşke evde daha iyi bişey olsaydı da onu verseydim" oldu. Anılar hep anı içinde.
İyi ki varsın memleketimin bütün insanları. İyi ki hepiniz varsınız. Benim memleket için yazdığım ve o akşam okuduğum şiirin esas sahipleri sizlersiniz…
Selam ve muhabbetle kalınız.