1862 yılında Alexander Parkes tarafından imal edilen ilk insan ürünü olan plastik, 150 yıldan uzun bir zamandır üretim ve tüketim dünyasında yer almaktadır.Naylon poşetlerin hammaddesi olan polietilen 1933 yılında İngiltere’de bir kimyasal tesiste tesadüfen icat edilmiş.  1965 yılında ise patenti alınarak poşet olarak kullanılmaya başlamış.Plastik sert ve dayanıklı olduğu ve bakteriler tarafından ayrıştırılamadığı için çok yaygın olarak kullanılır. Bir kere doğaya bırakıldığında çok uzun bir süre ayrışmaz. Şu anda okyanuslarda çok büyük miktarlarda atık plastik (100 milyonlarca ton) var ve deniz yaban hayatına ciddi oranda zarar vermektedir. Pasifik Okyanusundaki çöplerin % 75 i poşetten oluşuyor. Plastik kullanımını azaltmak ve mümkün olduğunca geri dönüşüm yapmak çok önemli. Plastiği yeniden şekillendirmek için ısı enerjisi gerekiyor; bu yüzden geri dönüşüm oranı %10'dan az yani çok düşüktür.Sadece otomotiv değil elektrikli ev aletlerinden, elektrik elektroniğe, savunma sanayisinden uzay ve havacılık sanayisine varan çok geniş bir alanda; enerji sarfiyatını azaltması, yoğun kullanıma karşı dayanıklılığı, düşük üretim, işletim ve bakım maliyeti, hijyen kolaylığı, ürün çeşitliliği gibi birçok nedenlerle plastik mamul kullanımı diğer alternatif malzemelere göre çok daha fazla tercih ediliyor.Bunlara plastiklerin insan vücuduna temastan gıdaya ve hatta sağlık bulmak için kullandığımız ilaçlara temasa kadar geniş bir alanda güvenle ve sağlıkla kullanılabilme rahatlıkları da eklenince, plastiğin yaygınlaşması, kullanımları her geçen gün hızla artıyor ve artmaya da devam edecek gibi.Plastiğin çevre yönünden artıları…Plastikler ortalama 200-300 santigrad işleme sıcaklıklarında işlenirken, metal ve cam için bu değerin 1000 santigradın üzerinde olduğunu hepimiz biliyoruz.Doğal olarak, sadece işlenmeleri esnasında bile plastiklerden kat be kat fazla enerji harcanıyor. Örneğin, kağıdın işlenmesinde kullanılan enerji, plastiğin işlenmesinde kullanılan enerjinin yaklaşık 2,5 katıdır.Herhangi bir malzemenin enerji tüketimi ve ortaya çıkan karbon salımı, sadece üretimi-işlenmesi esnasında kullanılan enerji ve sebep olunan karbon salımı olarak değil, kullanım yerinde gereksinim duyulan enerji ihtiyacı ve karbon salımı olarak da dikkate alınmalıdır.Otomotiv imalatında fazladan kullanılan her 1 kg.’lık plastik karşılığında, dünya ekonomisinde yıllık 100 milyon Avroluk yakıt tasarrufu yapılabiliyor. Ayrıca, her 1 kg’lık plastik sayesinde, her 5001.’nci aracın karbon ayak izi sıfır oluyor.Günümüzde, mikro plastiklerin % 20'sinin denizlere döküldüğü, kalan % 80'lik kısmının ise atıklar, çöpler ve kanalizasyon aracılığıyla karada yer aldığı, çok küçük moleküller olduğundan dolayı rüzgarla kolaylıkla dağılabildiği bilinmektedir.Dünyadaki plastik tüketimi son 70 yıldır katlanarak artmıştır. 2050 yılına kadar, dünya yüzeyine 33 milyar ton plastik atığın daha ekleneceği tahmin edilmektedir.Anlaşılıyor ki plastik kullanımını şimdilik engellemek mümkün değil. Geri kazanımına dikkat etmek, doğaya gelişi güzel atılmalarını önlemek, daha da önemlisi; plastiklerin sağlığa etkilerini en aza indirebilmek için, ambalajlarda yer alan numaralara dikkat etmek, numarasız olan, üzerinde 3, 6 ve 7 numarası bulunan plastik maddeleri gıdalardan uzak tutmak ya da bunlarla ambalajlanmış gıdaları satın almamak gerekmektedir.İklim değişikliğinden en fazla etkilenen yerin Konya olmasından dolayı 21.Şubat.2022 Pazartesi Günü İlimiz Selçuklu Kongre Merkezinde “İklim Şurası” başlıyor. 650 bilim insanı katılacak ve 5 gün sürecek iklim şurasının bölgemize, ülkemize ve Dünya’ya hayırlı olmasını diliyorum. Bir sonraki yazımızda plastik ithalatı ve ülkemizdeki durumu inceleyeceğiz.
Hoşça kalın.