Konya Meram İnlice ESAN Altın Madeni İşletmesi Çevre Bakanlığı’ndan ÇED İzni almış olup, 2017 yılından beri faaliyettedir. 2020 yılında kapasitesini 298 000 Ton dan 450.000 tona  artırmış ve bu konuda da ÇED İznini almıştır.

Kapasite artırımı sonrası üretilecek toplam cevher miktarının yaklaşık 1,5 Milyon Ton, toplam pasa miktarı ise yaklaşık 6 Milyon ton olması öngörülüyor.

Konya’da hiç tartışması olmadan “Tereyağından Kıl Çeker Gibi” Halkın katılımı toplantıları yapılmış izin alınmış, bir süre çalıştıktan sonra kapasite artışı yapılarak tekrar izin alınmış.

Şimdilik bir sorun görünmüyor ama;

Beraber çalıştığım arkadaşlarımın hepsi müdür seviyesindeler. Onlarla konuştum, her şeyin mevzuata uygun olduğunu söylediler. Bu işletme ile ilgili halihazırda bir sorun görünmüyor. Mevzuata uygun olarak kontrollerin yapıldığını söylediler. Kontrollerin gevşetilmeden sürdürülmesi, özellikle kapasite aşımı dikkatle izlenmelidir. Zira firmanın çalıştığı bölgede 12 yerde altın rezervi haritada görünüyor. Sadece bu bölge değil başka illerden cevher getirilerek zenginleştirme tesisinde işleneceğine ilişkin belirtiler tespit ettim. Örneğin Firmanın Niğde Çamardı tesisi için aldığı ÇED izninde:  üretilecek  300.000 Ton/Yıl cevher, 600.000 metreküp/Yıl pasa nın “ESAN’ın uhdesindeki Konya İli Meram İlçesi sınırlarındaki 20055214 nolu işletme ruhsat sahasındaki İnlice işletmesine taşınarak burada zenginleştirilmesi planlanmaktadır.” Denilmektedir.

Bu konuda hiç rahat değilim.

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç; “Maden Kanunu yasalaştığı 1985 yılından bu yana 20’den fazla kez değişti. Her değişiklikle daha fazla alanda madencilik faaliyetleri yapılabilir hale geldi. Maden ruhsatlarının gerçek hayatta nerelere karşılık geldiğini değerlendirdiğimiz haritalama çalışmalarının sonuçları maalesef statü ve nitelik gözetmeksizin her yerde madenciliğe izin veren mevzuatın bir sonucu. Ne yazık ki bu manzara bizleri doğal alanlarımız, tarım alanlarımız, meralarımız, kültür değerlerimiz ve sağlığımız konusunda büyük bir kaygı ile karşı karşıya bırakıyor. Bütüncül bir planlama yaklaşımından yoksun, kamu yararını yalnızca madenlerden yana gören, tarımsal üretimi, turizmi ve en önemlisi insan sağlığını dikkate almayan madencilik uygulamaları doğal, kültürel ve ekonomik yaşam için büyük bir tehdit oluşturuyor. Ormanlarımız, tarım alanlarımız parçalanırken, su varlıklarımız kirleniyor, tükeniyor, kültürümüz de tıpkı zeytinliklerimiz gibi köklerinden ediliyor, sağlımızı kaybediyoruz” dedi.

Meram İnlice Altın Madeni İşletmesi ÇED Raporundan anlaşıldığına göre, tesiste yığın liçi uygulanacak ve siyanür kullanılacaktır.

Tesisin bulunduğu yer, Meram bölgesinden yüksekte ve su aklanı Konya’ya doğrudur. Allah korusun bir kaza olması durumunda bölgeye vereceği bilinen zararlar dışında; Çayırbağı kaynak suyu başta bu bölgedeki Dutlu, Mukbil, Beypınarı vb.. su kaynaklarımızın kirlenmesi söz konusu olabilir.

Başta Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Büyükşehir ve Meram Belediyelerimiz olmak üzere, Çevre dernekleri, meslek odaları ve Üniversitelerimizin bu faaliyeti takip etmeleri gerekmektedir.

Hoşça kalın.