Sayın çok kıymetli okuyucularım, köşe yazıma böyle bir sloganı kullanarak başlamak istedim. Karaman, Karapınar, Ayrancı ve Akçaşehir’i çok yakından ilgilendiren ve 1.830 milyon ton ve kalorisi çok düşük, linyit kömüründen elektrik enerjisi üretimi için Termik Santral kurulması yolunda proje çalışmalarının başlatıldığı ve ilk toplantının İlçemiz Samuk yaylasında 18.12.2014 tarihinde gerçekleştirildi.
Ege Makine ve Elektrik Üretim San. A.Ş. tarafından gerçekleştirilmesi planlanan ÇED Yönetmeliğinin 9. maddesi gereğince, halkın görüş ve önerilerini almak amacıyla yapılan toplantıya Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Temsilcisi Çevre Y.Müh. Fatih Selimoğlu, Konya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden görevli Şube Müdürü Hasan Küçükaydın ile Makine Müh. Cengiz Ayçiçek, Ege Makine ve Elektrikr Üretim San. A.Ş. Proje Koordinatörü Menhmet Beyaz, Odak Madencilikten Endüstri Müh. Koray Özgür, ve 50’ye yakın Karapınar’lı vatandaşlar ile benimde bulunduğum bazı ilçe dışından basın mensupları katıldı.
Kömür Ocağı projesi ile ilgili olarak katılımcılara slayt eşliğinde bilgiler verildi.
Verilen bilgiler üzerine vatandaşlar tarım ve hayvancılıktan zaten kazanç temin ettiklerini, topraklarının ellerinden alınmasını istemediklerini ve yer altı sularına aşırı zarar vereceği, insan sağlığına ve doğaya zarar verilmemesi için Termik santral kurulmasına karşı olduklarını söylediler.
Heyet Samuk yaylasındaki vatandaşların taleplerini, görüş ve önerilerini tutanağa geçirdiler ve bu önerilerin Bakanlıkta değerlendirileceğini söylediler.
Samuk yaylasından aynı gün, Akçaşehir’e hareket eden heyetin halkın katılım toplantısı yaptıkları ve burada da kömür ocağı projesi ile ilgili bilgi veren heyet halkın görüş ve önerilerini dinlemiş ve alınan bilgiye göre vatandaşların Termik Santral kurulmansın insan sağlığına, yer altı sularını bitireceğini, topraklarının elden gitmesine sebep olacağı gibi, meyveciliğe, çevreye, doğaya zarar vereceğinden Akçaşehir’li vatandaşların Termik Santral kurulmasına karşı oldukları ve vatandaşların görüş ve önerilerinin tutanaklara geçirildiği duyumuna ulaşıldı.
Birkaç gün sonra Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinde 10. ve 11. sınıf öğrencilerinden üçer kişilik grup, Termik Santral’ın kurulması Karapınar için faydalı mı olur ?, zararlı mı olur? münazarası yapıldı. Bu münazarayı bende izledim.
Termik Santral’in kurulması Karapınar için faydalı mı olur? tezin savunmasını yapan 11. sınıf öğrencilerinden Ayşe Saç, Hediye Beytullah Bayır ve Sevim Tartan’ın tezlerine çok güzel hazırlanarak savundukları görüldü. 10. sınıf öğrencilerinden Makbule Yapar, Şüheda Barutçu, Nermin Bütüner ise Termik Santral kurulması Karapınar için Zararlı olur tezine bu öğrencilerinden çok güzel hazırlandıkları ve çok güzel de ifade ettiklerini izledim.
Üç kişilik Öğretmenden oluşan jüri 11. sınıf öğrencilerinin tezini uygun bularak birinci oldular. 10. sınıf öğrencileri ise çok az bir puan farkı ile ikinciliği kazandıkları görüldü.
Burada her iki grup öğrencimizi de kutluyorum. Neden derseniz? En azından Termik Santral’in faydalarını ve zararlarını okuyup araştırma yaparak bu tezlerini öğrenci arkadaşlarına duyurmuş oldular.
Benim izlediğim kadarı ile bazı Karapınar’lı vatandaşlarımız, Termik Santral kurulmasının zarar ve faydaları ile araştırma yapmadığını, sadece kulaktan duyma laflar ile değerlendirme yaptıklarını, Bazı vatandaşlarımızın da Samuk Yaylasında ki halkın katılım toplantısında heyete karşı görüş ve önerileri ile ilgili konuşmaları gerçekten bilimsel verilere dayanan konuşmalarını şahsım adına takdir ettim. Keşke bütün insanlarımız biraz araştırsa, okusa daha güzel bilgilere ulaşacaklarına inanıyorum.
Ben şahsım adına konuşacak olursam, Termik Santral kurulması faydadan ziyade Karapınar topraklarına, suyuna, tarım ve hayvancılığına, çevre ve doğaya, bitkilerine, ekolojik dengeye, ekosistemine zararlı olacağına inanıyorum. Yani lafın kısası Buğday Ambarı olarak bilenen Konya Ovasını ateşe atmak olacaktır. Konya ve çevresinin yer altı sularına aşırı zarar verecektir. Kömür mü? Ömür mü? Daha kıymetli. Karapınar halkı olarak bizler ve sizler bu konular üzerinde araştırma ve inceleme yapıp kafa yorarsak doğruyu eğriyi daha iyi anlar duruma geleceğiz. Çünkü bir yandan yeraltı sularımız her yıl iki metre aşağı düşüp, yer altı sularımız tehlike içerisinde iken, yeraltı sularına kota getirilmesi söz konusu iken, bir yandan yeraltı suyundan çokça faydalanacak olan Termik Santral kurulması tezat oluşturmuyor mu? Biraz düşünün, bizden sonra gelecek nesilleri düşünerek hareket edelim. İleri de keşke şöyle olsaydı, şöyle yapsaydık demeyelim. Her insan bulunduğu ve doğduğu, doyduğu yerde mutlu olmalı. Şu anda Karapınar insanı bulunduğu memleketinde mutlu ve umutlu olduğuna inanıyorum. Benden bu kadar. Hoşça kalın, sağlıkla kalın, Allah herkese sağlıklı, hayırlı uzun ömürler versin. Saygılarımla