Sayın kıymetli okuyucularım, 19 Eylül Gaziler Gününün 13. Yılı Kahraman Gazilerimizin şanına yakışır bir şekilde Kaymakamımız, Garnizon Komutanımız, Belediye Başkanımız, C. Savcımız, Kurum Amirleri, Kuruluş Başkanları, Askeri Erkan, Siyasi Parti Temsilcileri,  Gazilerimiz, Şehit Ailelerimiz, Vatandaşlarımızın katılımıyla 19 Eylül Cumartesi günü saat 11.00'de Cumhuriyet Meydanı, Atatürk Anıtında kutlanması hem programa katılan Şehit ailelerini hem de Gazilerimizi memnun ettiği gibi bir vatandaş olarak Topçu Üsteğmen Bahadır Vesek'in konuşmasından ve Mehmetçiklerimizin okuduğu şiirler, Gazilerimiz ve Şehit ailelerimiz, protokol üyeleri ve diğer katılımcılar tarafından çok beğeni kazandığını almış olduğu alkışlardan görmüş oldum. Ben de inanın hem çok beğendim hem de çok duygulandım. Bu köşe yazımda Gaziler Gününde Üsteğmen Bahadır Vesek'in konuşmasını aynen siz kıymetli okuyucularımla paylaşmak istiyor ve bu konuşmayı dinleme fırsatı bulamayan vatandaşlarımızın da okumasını tavsiye ediyorum.

Topçu Üsteğmen Bahadır Vesek konuşması " Sayın Kaymakamım, Garnizon Komutanım, Belediye Başkanım, C. Savcım, Kahraman Gazilerimiz, değerli Şehit Aileleri ve saygı değer misafirler.

Bu gün Gaziler günüdür. Milletimizin vatan için toprağa düşmüş, vatanı için kanını akıtmış, hayatının baharında "Vatan" " Bayrak" demiş elini, kolunu, bacağını, gözünü, ülkesine ve milletine helal etmiş Mehmetçiklerimize vefa günüdür.

Ancak bu vefa borcu bir gün içinde yapılacak kutlamalarla ödenebilecek bir borç değildir. Bu gün huzur içerisinde, barış içerisinde Ay yıldızlı bayrağımızın gölgesinde, bu kutsal vatanın ekmeğini yiyebiliyorsak, suyunu içebiliyorsak, kanını ülkesinin özgür ve bağımsız geleceği için akıtan bu aslanlar sayesindedir. O yüzden, hiç bir kutlama bu kahramanlara yönelik saygımızı anlatmaya yetmez. Peki niçin Gaziler Günümüz 19 Eylüldedir?

Bu soruyu cevaplamadan önce, sizleri küçük bir tarih gezisine çıkarmak istiyorum. Hani hatırlayınız, bundan 5 ay önce Çanakkale Zaferinin 100'ncü yıl dönümünü kutladık. Şu an 2015 yılında, bu zaferin üzerinden 5 ay geçmiş olduğunu hayal ediniz. 25 Nisan 2015'te yani 4 ay önce kara savaşları başladı. 30 Ekim 2018'de yani 3 yıl sonra Mondros Ateşkes Andlaşmasını imzalayacağız. Birinci Dünya savaşındaki yenilgimiz dolayısıyla Anadolu ve Trakya toprakları işgale açık hale gelecek. 15 Mayıs 2019'da Yunanlılar İzmir'e çıkacak ama umutsuzluğa kapılmanıza gerek yok! 19 Mayıs 2019'da yani 4 yıl sonra Atatürk Samsuna çıkacak ve 23 Nisan 2020'de Türkiye Büyük Millet Meclisini açacak, sonrasında 29 Ekim 2023'de Cumhuriyeti ilan edeceğiz. Zorlu bir 7 yıl bizi bekliyor.

Şimdi niçin Gaziler Günü'nün 19 Eylül'de olduğu sorusuna gelecek olursak. Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk'ün komutasındaki kahraman Türk Ordusu, 13 Eylül 2021'de 22 gün 22 gece süren, Dünya'nın en uzun ve en kanlı muharebelerinden birisi olan, Sakarya Meydan Muharebesin de sömürgecilerin maşası olarak Anadolu içlerine kadar ilerleyen işgalci Yunan ordusunu Polatlı önlerinde durdurarak tarihinin en büyük yenilgisini yaşatacak, onu bozguna uğratmış ve kaçmaya mecbur edecektir. Bu gün, dirilişimizin başlangıcı olan Sakarya Meydan Muharebesi sırasında yaralanan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e Büyük Millet Meclisi tarafından Gazilik unvanı verilmiştir.

Değerli Gazilerimiz, Milletimizi birbirine bağlayan değerlerin başında tarih sayfalarına altın harflerle yazılan kahramanlıklar, Toprak, Bayrak ve Vatan uğruna verilen canlar gelmektedir. Sizler, akıttığınız kanınız, feda ettiğiniz kolunuz, bacağınız, gözünüzle bu değerlerin yaşayan gurur abidelerisiniz. Türkiye Cumhuriyeti; Laik ve Demokratik yapısıyla, bölgesinde bir istikrar unsuru ve Uluslararası toplumun saygın ve örnek bir üyesi olarak birlik ve beraberliğini bütün tehditlere rağmen sürdürebiliyor ve bu güzel topraklarda bağımsız, onurlu yaşayabiliyor ise bunu aziz Şehitlerimize ve siz Gazilerimize borçludur. Bizler hızımızı Atamızdan, Milli Tarihimizden, Ruhumuzdaki Sönmez İman Ateşinden ve Gazilerimizin Özgürlük Meşalesinden alıyoruz. Türk Silahlı Kuvvetleri ve yüce Türk Milletinin bir mensubu olarak sizi temin ederim ki; dün sizlerin yaptığı gibi bu günde bizler, aynı inançla bu aziz vatanın birliği ve bölünmezliğine, ulusal değerlerine saldıranlara karşı her zaman kanımızı akıtmaya, canımızı feda etmeye hazırız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın!

Bu duygu ve düşüncelerle, Başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun silah arkadaşları olmak üzere, aziz Şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden Gazilerimizi rahmetle anarken, hayatta olan Gazilerimize ve onların değerli ailelerine saygılar sunarım. Arz ederim" diyerek güzel konuşmasını tamamladı.

Bu güzel konuşmasından dolayı Üsteğmen Bahadır Vesek'e, köşemdeki yer darlığından dolayı yazma fırsatı bulamadığım " Kahraman Gazi ve Gazilerimize" adlı şiirleri okuyan Mehmetçiklerimizden Ulaştırma Onbaşı Murat Arslanyaşasın'a, Bakım Er Mehmet Kalaycı'ya şükranlarımı ve saygılarımı sunuyorum.