(Yunus Suresi, ayet 62) El-Veliy: Allah’ın güzel isimlerinden (esmâ-i hüsna) biridir. İşte uzun yıllardır, tanıyabildiğimiz kadarıyla, özellikle ömrünün son yıllarında Sabri Ağa hayatını tamamen hayır işlerine adamıştı. Karapınar’da hususan bir cami, bir kurs, bir hayır müessesesi olmasın ki, Sabri Ağa orada olmasın. Yine böyle 2021 yılının Kurban Bayramı’nın 2. günü (21 Temmuz 2021 Çarşamba) sabah namazından sonra Apak Kabristanı’nda babam merhum Osman Aşkar’ın (ö.1975) kabrini ziyaret esnasında onu mezarlığa bakım yaparken karşılaşmıştık. Oradan selam-kelamdan sonra arabama almış, beraber inşaatı sürmekte olan Yükseliş Camii’ne gitmiştik. O arada uygun bir ortamda Sabri Ağa ile rapörtaj yapmış, arşivimize ses kaydı olarak eklemiştik. Şimdi bu mülakattan özetlediğimiz kısmı, merhumun kendi ağzından dinleyelim (Bu ses kaydını deşifre ettikten sonra, imla olarak hiç müdahele edilmemiştir.) : “1947 yılında Karapınar'da doğdum. Üç kardeşiz iki oğlan, bir kız. Daler Musa Ağa, emmim olur, bizim o kardeş değil, o dalerin Mehmet ile anadan kardeşler. Mehmet Ağam ile Musa anadan kardeşler biz de Daler’in Mehmet ile ana ayrı baba bir. Şimdi senin biraderin adı ne misal: Mehmet, öldü ya Mehmet Akyıl vardı, Naim Akyıl Hoca’nın babası Ak Cami’de İmam ya onun babası ya, o Mehmet işte cemaat dedi o da onlar siz nesiniz? Bir daha söyle onlar biz ana kardeşiz yok babadan kardeşiz o bizim abimiz olur Musa ile de anadan kardeşler ama anadan kardeş biz ağam ile babadan kardeşiz. Biraz karışık bacı vardı rahmetlik oldu. İstanbul'da Halil Ağa'nın Hanım’ı benim öz bacım olurdu. Hediye Akyıl ama Halil Ağa'nın soyadı neydi? Mustafa Sevinç’in kayınpederi, Halil Ağa onun soyadı neydi ya bir oğlu vardı dükkanı vardı berber idi onun bir oğlu vardı terziydi, Sabir öteki de YaşarBen hiç okula gitmedim, ben Ali'yim. Askerliği, 24 ay yaptık Manisa'da acemilik ondan sonra Bolu'da ustalık sınıf Kara Piyade 24 ay yaptım. Bir müddet İzmir Menemen'de kaldık. Musa Ceyhan ile beraber. Evlilik durumu hiç olmadı ben de. Allah rızası için hayra yöneldim, kimseden beklentim yok.
Hani kabre girdiğimiz zaman diyoruz ki girdiğimiz zaman zaman yanacağız, yıkılacağız ateş var, alev var. Ben de orada alev ateş yok diyorum çünkü; iyi gidersen ateş, alev olur mu? Bizde böyle işte senin dediğin gibi ya ben ilim adamlarına hiçbir zaman karşı gelmedim. Şurada bir camiye girdik, Aydoğanlar yaptırdı Osman Hulusi Efendi adına. O camide sabahtan vardık sabah namazını kıldık, Bayram namazını kılacağız, biri kalkıverdi oradan yav dedi ikidir dedi kalktı ben de kızdım ona ya iki dakika geçirdin dedi kardeşim bir saat geçsene çıkar dedim ben Kabe'de Mekke'de Medine'de Mina'da var. Peygamberimizin zamanında olur da şimdi olmaz mı şimdi ben oraya vardım vallahi ağladım ben Kabe'de Gül suyunu görmek istiyordum ne yaptılar kolonyağını yıkadılar oraya Kabe'de de kolonyağı var. Kabe'nin 100 metre ilerisinde Mc Donalds var kola var nasıl oluyor? Amerika orada kazanıyor gidiyor yavrular yiyor, Allah muhafaza ben öyle düşünüyorum.
Ben kabirden korkmuyorum, yanmam da inşaallah. Allah yakmaz yav ne diyeyim. Peygambere inanıyoruz inandığımız gibi bir Allah var. Cenab-ı Allah bizi bizden iyi biliyor ne yapacağım kardeşim. Bizim Cumhuriyet Mahallesi’ndeki cami Güngör Baltaoğlu Camii. Onun adını koydular. Şuraya mezarlığın oraya İmam Gazali Camii yaptırdık. Şurada Yükselişi yaptıyoruz. Üç cami bitirdim ben hayırla uğraşıyorum. Milletten topladığım parayı cami derneğine veriyorum. Oraya veriyorum bana diyorlar adam arkadaş vatandaş geliyor şu parayı al camiye ver diyor ben de adamın adını yazdırıyorum, makbuzunu getiriyorum adama veriyorum benim şeyim bu yemek yaptıracağım da biri diyor ki Konyalı beni tanımaz görmez arkadaş ben bugün yemek yaptıracağım sana da vereyim git camiye bir yemek yaptır dedi Allah razı olsun bizim şeyimiz yok.”
Sabri Akyıl, 15 Aralık 2022 Perşembe günü Huzur evinde bulunduğu Akşehir’de vefat edip, naşı defin için Karapınar’a getirilmiş, Apak Kabristanı’na defnedilmiştir. Kabri Cennet olsun. Biz onun salih bir kul olduğuna şehadet ederiz. KAYNAK: PROF DR MUSTAFA AŞKAR