Karapınar Çölleşme ile Mücadele ve Erozyon  Araştırma Merkezi Bölüm Başkanı Ziraat Mühendisi Mustafa Bağcı konu ile ilgili şu açıklamayı yaptı:

“Seramızda özellikle kuraklığa dayanıklı türlerden atripleks, iğde ve lavanta türlerinin çelikten üretimi ile atripleks bitkisinin tohumdan üretimi yanı sıra kurumumuzun peyzaj alanında kullanılmak üzere bazı süs bitkilerinin üretimini gerçekleştirmekteyiz.

 

2015 yalında sahamıza aktarmak üzere 50.000 lavanta üretimi planlamaktayız. Lavanta bitkisi tıbbi aromatik özelliği yanında özellikle arıcılıkta bal özü açısından en önemli bitkilerdendir. Kurumumuz açısından ise özellikle kışın yaprağını dökmemesi, 3, 4  yaşında, 75-100 cm çap oluşturması ve 1metre kadar boylanabilmesi dolayısıyla çok iyi bir canlı rüzgar perde özelliği taşımaktadır.

Apripleks bitkimiz ise can suyu ile hayatını idame ettirebilmesi yanında yem bitkisi olması, mera alanlarında da çok rahatlıkla kullanılabilen ve rüzgar perdesi olmak özelliği olan bir bitkidir.

Yine canlı perdesi olarak bölgemizin en önemli bitkilerinden iğdeyi çelikten üretimini yapmaktayız. Bu bitkilerin yanı sıra sahamızda peyzaj amaçlı mavi çiçekli kekik ve yayılıcı ardıç, berberis (kırmızı yapraklı kadın tuzluğu) ateş dikeni gibi, bitkilerin üretimini yapmaktayız. Seramızda günlük ısı kontrolü amacıyla termometre yanı sıra nem kontrolü amacı ile sisleme sistemi kurulmuştur. Mevcut seramız 100 metrekare olup 2015 yılı için 300 metrekare ye çıkarmak için planlama yapmış bulunmaktayız. Lavanta tıbbi aromatik ve arıcılar için bal özü bitkisi olarak kullanılacak olması dolayısıyla çiftçilerimiz içinde alternatif bitkidir. 2015 yılı sebze üretimi hasadı bir ay öne çekmesi nedeni ile yapacağımız çiftçimiz için ekonomik getirisi olacak bir tarımsal yapıdır”