Konya TEMA Vakfı İl Temsilciliğince " 05 Aralık Dünya Gönüllülük ve Toprak Günü" nedeniyle düzenlenen yemekli toplantıya Konya TEMA Vakfı İl Temsilcisi Mehmet Emin Yıldırım ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Bir önceki TEMA Vakfı İl Tems. Osman Ermişler, Nazlı Rahşan Mertcan, Rukiye Erkan, Pervin Emmiler, Emre Bostanoğlu, İlçe Gönüllü Sorumluları, Öğretmenler, Selçuk Üniversitesi ve Necmettin Erbakan Üniversitesi Genç TEMA Üyeleri, Konya TEMA Vakfı Gönüllüsü çok sayıda her yaştan bay bayan Üyeler katıldı. 
 Konya TEMA Vakfı İl Temsilcisi Mehmet Emin Yıldırım yaptığı açılış konuşmasında şunları söyledi," Konya TEMA Vakfı İl Temsilciliğimiz tarafından "05 Aralık Dünya Gönüllülük ve Toprak Günü" nedeniyle bugün böyle bir programa iştirak etmenizden dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bugün, 81 İlde, İlçeler ve Üniversitelerle birlikte yaklaşık 550 nokta da gönüllü temsilcilerimiz ve 700 bini aşkın gönüllümüz var. Ama doğal varlıkları korumak için daha yapacak çok işimiz, gidecek çok yolumuz var. Türkiye'miz de Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkların korumak için mücadele eden 700 bini aşkın TEMA Vakfı Gönüllülerinden birisi de sizsiniz. Duyarlılığınızı ve doğa için harekete geçme cesaretinizi kutluyorum. Sizlerle çalışma alanlarımızla tanıştırmak ve birlikte yapabileceklerimizi sizlerle paylaşmak ve sizlerin katkısı ile TEMA Vakfına daha fazla üye kazandırarak üye sayımızın bir milyonu aşmasını ve çeyrek asırdır sürdürdüğümüz çalışmalarımızı daha da ileriye taşıyacağımıza inanıyorum. İyi ki varsınız, iyi ki gönüllülerimizsiniz. Sizlerle birlikte Türkiyemiz de ve Ülkemizde doğa, ağaç, toprak, hava, su ve çevre sevgisini hep birlikte yaygınlaştırıp, israfı önlemeye çalışacağız diyen Yıldırım, Erozyon hala en büyük toprak sonumuz. Topraklarımız akıp gidiyor, her yıl 743 milyonton toprağımız erozyona uğruyor. Verimli ovalarımız, sanayi, konut ve benzeri amaçlı yapılaşmalar nedeniyle alansal olarak küçülüyor. Ayrıca yanlış tarım uygulamaları nedeniyle toprak ekosistemi bozuluyor ve kimyasal kirlilik nedeniyle toprak üretkenliğini kaybediyor. Ne yazık ki, meralarımızda da benzer sorunlarımız var; 1920'lerin başında arazilerimizin % 56'sını oluşturan meraların oranı bugün % 19-20 lere gerilemiş durumdadır. Üstelik kalan meralarımızın da % 70'inde bitki örtüsü zayıf ve verimsiz. TEMA Vakfı olarak diyoruz ki; gıda güvenliğimiz için vazgeçilmez olan tarım arazilerimizi ve büyük ovalarımızı korumak zorundayız. Topraklarımızı ve tarım arazilerimizi amacı dışında kullanmamalı, toprağın sürdürülebilir yönetimini sağlamalı; Toprak koruma ve erozyonla mücadele tedbirlerini desteklemeliyiz. Ülkemiz bilinenin aksine Su zengini bir ülke değildir. Son 30 yılda ülkemize düşen yağış miktarı % 25 oranında azaldı ve maalesef yağış miktarlarındaki bu azalış, iklim değişikliğinin de etkisiyle artarak devam edecektir. 2050 yılında Türkiye'nin nüfusunun 93-111 milyonu bulacağı tahmin ediliyor. Dolayısıyla, ne yazık ki kişi başına düşen su miktarı bakımından durum daha da zorlaşacak. TEMA Vakfı olarak diyoruz ki su sadece insanların değil tüm canlıların ortak hakkıdır. Hepimizin bu hakkı tanıyan ve suyu koruyan ve su israfını önleyen bir Su Kanunu'na ihtiyacı vardır. Bu kanun, ekosistemlerin su hakkını ve toplumumuzun kaliteli ve yeteri suya erişim hakkını temel alarak hazırlanmalıdır. Tekrar bu toplantıya katılımlarınızdan dolayı siz gönüllülerimize çok teşekkür ediyorum."dedi
Konuşmalar dan sonra, ücretlerin tamamı katılımcılar tarafından karşılanan yemeklerin ve diğer ikramların ardından TEMA gönüllüsü sanatçıların birbirinden güzel ve değerli şarkı ve türküleriyle gönüllü üyeler hoşca vakit geçirerek, toplantı başarılı bir şekilde sona erdi.