8 Mart Dünya Kadınlar Günü Münasebetiyle Türk Kadınlarına İtafen
                                         " Türk kadınlarının en büyük süsü Türk oluşlarıdır. Onlar süslenmek için elmas veya zümrüt takınmıyorlar. Belki üzerlerinde taşıdıkları o taşları süslemiş  ve kıymetlendirmiş oluyorlar. Çünkü her Türk Kadını canlı bir inci ve paha biçilmez bir pırlantadır..." 
                                                               Layd Mary Wortley Montagu
    Türk içtimai yapısında ihmali mümkün olmayan en önemli yeri almıştır Türk Kadını. Türklerde eski çağlardan beri kadın erkeğinin dengi olmuş, Türkler eski inançlarına göre kadını yerin yedi kat yukarısında Tanrının yanında bellemiş, bu nedenledir ki kadını kutsal saymışlardır. Türkler İslamiyetle şereflendikten sonrada bu değişmemiş, Peygamber Efendimizin hadisi şerifi buyuruğunca cennetin kadınların ayaklarına  serildiğine inanmışlardır. Türk toplumunda kadın yüksekte, üst derecede görülmüştür. Öyle ki Türkler için çok önemli olan Altay Dağlarının en tepesine " Kadınbaşı" ismi verilmişti.
Türk erleri kadını arka plana koymaz, analarını, hatunlarını, bacılarını, kızlarını hep başüstünde tutarlardı. Türk Milliyetçiliğinin Ulu Önderlerinden Bilge Kağan’ın zihninde şöyle yer edinmişti ve milletine yapmış olduğu bir konuşmasında şu şekilde hitap ediyordu onlara: 
" Sizler Anam  Hatun, Büyük Annelerim, Hala ve Teyzelerim, Prenseslerim..."
                                            *        *       *
Tarihin nabzında hep önemliydi Türk Kadını. Yeri dilde, gönülde ve akılda ilk sırada ve önemli bir yere sahip, daima üstündü. İktisadi ve sosyal yaşamda daima rol oynayan bir konumdaydı. Toplumun en önemli yapısı olan ailenin en mühim  unsuru, toplumsal yaşamda daima fedakar, çalışan, çabalayan, mücadeleci bir yapıdaydı. Tarih boyunca bu duruşunu hiç bozmadı. En önemli örnektir belki bu sözü kanıtlayıcı, Anadolu Bacıları. Bacıyan-ı Rum ismiyle teşkilatlanan neferler, Anadoluya Türk-İslam mayası çalmışlardır. Türkün ikinci vatanı Anadoluyu tam manasıyla Türk-İslam mührü vurmak için mücadeleden geri kalmamışlardır. Sosyal hayatta kendi aralarında teşkilatlanmışlar, iş bölümü yaparak çalışmışlar, ev ekonomisine ve eşlerine yardımlarını esirgemeyen fedakarlıkta sembol olmuşlardır.
Türk Kadınları siyasal hayatta da söz sahibiydiler. Öyle ki kurultaylara katılır, oba toplantılarında yerlerini alır, millete verilen hizmette el, ayak olurlardı. Özellikle milli mücadele döneminde halkı bilinçlendinmek için yapmış oldukları çalışmalar  örnek alınması gerekilen çok önemli davranışlardır. Yeni kurulan sistemin düzenlenip uygulanmasında önemli görevler üstlenmiş, resmi ideolojilerin yayılmasında toplumun şekillenmesine yardımcı olmuşlardır. Bu dönemde Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti, Kadınlar Cemiyeti gibi kuruluşlarda yer alarak düzenledikleri mitinglerle, protestolarla mücadele adına önemli  çalışmalara imza atmışlardır, milletin direniş ruhunu ayakta tutmakta önemli rol üslenmişlerdi. 
Tarih boyunca hep önemli rol oynadı Türk kadını. Zorluklara  göğüs gerdi vaktin her birinde. İmanıydı onu dahada yücelten...Dik duruşu, kararlı yapısı ve doğru yürüyüşüydü onu dillerde var eden, tarihin altın sayfalarına nakşeden...
                                             *    *    *
Türk tarihinin altın sayfalarına doğdu Türk Kadını...
Türk Mitolojisinde yerini aldı,  Umay'larla, Akkız'larla, Kebey'leriyle, Ayizit'leriyle...
Türk Edebiyatına konu oldu, Konçuy'larıyla, Almıla'larıyla, Gökçen'leriyle...
Kimi zaman olağanüstü özellikleriyle Oğuz Kağan Destanında geçti, altı er dünyaya getirerek Türkün soyunu devam ettirdi...
Bozkurt Destanında Türke süt verdi,yeniden can geldi soyuna....
Yol gösterdi Ergenekondan çıkanlara...
Düşmana göz kırpmadı Tomrisleri...
Kurulacak beyliği müjdeledi Haymeleri...
Ordu komutanlığına geçti Altuncan Hatun'la
Bağımsızlık sembolü oldu Ipar Han'la...
Şehitlere öncü oldu Dilşad Hatunlar'ı...
Alp Kızlara Başbuğ oldu Süyümbike...
Tarih unutmayacak adını Nene Hatunların, Kara Fatmaların, Elif Bacıların...
Türk Kadını!
Sen ki ne çileler çektin, Sütünle Türke can verdin, Türke yar oldun, ana oldun, gardaş oldun, Türke yol gösterdin, soyunu türettin...
Sen,  Mete Han'lar doğurdun, Fatih'ler dünyaya getirdin, Mustafa Kemal'ler yetiştirdin...
Sen, vatan uğruna at üstünde düşmana saldırdın, çocuğunu öteye koyup orduya  mermi taşıdın, askerinin derdine de ilaç oldun...
Sen, milletini gafletten uyandırmak için kalemi eline aldın, yürüyüşler yaptın, saygınlığını nice asırlar korudun, hiç kaybetmedin...
Sen iffet sahibi, inanç abidesi ve namusunla hep birdin...
Ahlakınla, duruşunla, dimağlardan çıkmadın..
EY TÜRK KADINI
" SEN AYAKLAR ALTINDA SÜRÜNMEYE DEĞİL, OMUZLAR ÜZERİNDE TAŞINMAYA LAYIKSIN..."
Tüm Kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun. Kadınların toplumsal yaşamda ve siyasi alanda olması gereken yerde ve konumda yer almasını temenni ediyor saygılarımı sunuyorum.