Konya Toprak Su ve Çölleşme İle Mücadele Araştırma İstasyonu- Karapınar Çölleşme ve Erozyon Araştırma Merkezinde gerçekleştirilen 17 Haziran 2015 Toprak Bayramı ve Dünya Çölleşme İle Mücadele Etkinliğinde çok güzel konuşma yapan Tarım Reformu Genel Müdür Yrd. Mehmet Şahin'in konuşmasında, toprağın kıymetinin bilinmesi, erozyon tehlikesine vurgu yapılması ve hislerimize tercüman olması, dinleyicilerin takdirini kazanması, konuşmayı çok önemli bulmamdan ve bu konuşmanın önemli kısımlarını köşemde belirterek toprağın kıymeti ve erozyon tehlikesine dikkat çekmek için herkesin bu yazıyı okumasını tavsiye ediyorum. Genel Md. Yrd. Mehmet Şahin'e de bu güzel konuşmasından dolayı şahsım adına ayrıca şükranlarımı sunuyorum.
Bakınız, Tarım Reformu Genel Md. Yrd. Mehmet Şahin "HAYATIN BAŞLANGICI TOPRAK " ile ilgili konuşmasında şunları söyledi " Aşık Veysel'in dediği gibi hepimizin sadık yari olan TOPRAK; hepimizi kucaklayacak kadar sınırsız, üzerinde ve içerisinde milyarlarca canlıyı barındıracak, besleyecek kadar cömerttir. Yani; Yaşamın ta kendisi, insanoğlunun geçmişi ve geleceği, hayatın başlangıcıdır. Toprak sayesinde dünyada insanlara besin üreten 3 bin bitki türü bulunmaktadır. Bu besin bitkilerinin sadece % 15'lik bir kısmı dünya nüfusunun % 90'ının beslenmesini sağlamaktadır. Bunlara ek olarak et, süt, yumurta, yağ gibi besin maddelerinin % 21'inin dolaylı kaynağı da topraktır.
İnsan beslenmesi için verimli topraklara ihtiyaç vardır. Tarımsal faaliyetlerde esas olan toprak verimliliğidir. Toprak verimli olacak ki yine Aşık Veysel'in dediği gibi bire bin versin, koyun versin, kuzu versin. Toprakların verimliliği de tıpkı toprak oluşum süreçlerinde ki gibi doğal cereyan eden bir döngüdür. İçerisinde ve üzerinde milyarlarca canlıyı barındıran besleyen, besledikçe zenginleşen, zenginleştikçe sürdürülebilirliğini sağlayan dinamik bir sistemdir toprak. Aslında toprak yaşamın ta kendisidir.
Modern tarımın henüz başlamadığı zamanlarda insanlar, doğadan topladıklarını yiyerek besleniyorlardı. Nüfusun az olması, ihtiyaç kadarının toplanması ve bir şekilde topraktan alınanların yine toprağa verilmesi bu sürecin devamını sağlıyordu. İnsan uygarlaştıkça göçebe hayvancılıktan yerleşik tarıma geçerek toprağı işlemeye başlamıştır. Toprağın yoğun bir şekilde işlenmesi fazla miktarda bitki örtüsü tahribine ve dolayısıyla toprak yüzeyinin çıplak ve korunmasız kalmasına neden olmuştur. Bu süreç hızlandıkça toprakların doğal dengesi hızla bozulmuş ve toprak kayıpları başlamıştır. Her ne sebeple olursa olsun, toprakların verimliliği kaybedilmeye başlandığında yaşam da sekteye uğrar. Toprakları kendi yenilenme suresinden daha hızlı tüketen toplumlar gelecek nesillerin yaşamlarını da ipotek altına alırlar. Bugün dünya nüfusu hızla artmaya devam ederken, verimli tarım arazileri de hızla azalmaya devam ediyor. Tarım alanlarının amaç dışı kullanımı, ormansızlaşma, çayır ve meraların tarım yapmak amacı ile açılması vs. yaşadığımız dünyayı küresel ısınma ve iklim değişikliği gibi sorunlarla karşı karşıya getirmiştir.
Uluslararası bir konu olarak, devletlerin aldıkları önlemlerle birlikte, toprağın kalitesinin ve tarımda verimliliğin artması için yapılan çalışmalara hız verilmiştir. Bu nedenle, dünyanın dikkatini toprağın önemine çekmek amacıyla, Birleşmiş Milletler tarafından 2015 Yılı "ULUSLARARASI TOPRAK YILI" olarak ilan edilmiştir. Toprak bütün biyolojik varlıklar için vazgeçilmez bir yaşama ortamı, doğal bir mekandır. Toprak, bitki örtüsünün beslendiği kaynakların ana deposudur. Toprakta tarım yapılarak yetişen sebze ve meyvelerle, canlılar yaşamlarını sürdürürler. Toprak su depolama alanıdır ve bu özelliği ile bütün canlılar için gerekli olan su topraktan temin edilir. Toprak ekosistem döngüsünde büyük etkendir. Ekosistem, toprak sayesinde faaliyet gösterir ve bunun sonucunda toprak, canlı unsurları ve bitkileri besleyen ve atıkları depolayan bir unsur haline gelir. Günümüz koşullarında toprak bitkisel üretim için hala vazgeçilmez bir yetiştirme ortamı olarak kullanılmaktadır. Toprağın endüstriyel önemi de eski çağlardan beri fark edilmiş, günlük yaşamda kullanılan ilk ev ve mutfak gereçleri topraktan yapılmıştır. Günümüzde topraklar tuğla-kiremit, seramik, porselen ve cam sanayinin temel hammadde kaynağını oluşturmaktadır. Tüm sanayi kuruluşlarının fiziksel varlıklarına durak yeri ve mekan olanağı sağlamaktadır.
Toprak vatandır ve ülkelerin gözünde toprakları kutsaldır. Bu kadar çok önemli olan topraklarımız bize emanettir ve hep beraber onu korumalı, korunmasına destek olunmalı ve emanetimize sahip çıkmalıyız Elimizde kalan son verimli toprakları korumak, sürdürülebilirliğini sağlamak görevimiz olmalıdır. Bu anlamlı günlerde bu bilincin oluşması bize sebep olsun ve çabalarımız artarak devam etsin. Hepinizi saygıyla selamlıyorum."diyerek sözlerini tamamladı.
Bende, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün şu güzel sözü ile yazıma son vermek istiyorum.
"Vatan Toprakları Kutsaldır. Kaderine Terk Edilemez" 2018 ve bundan sonra gelecek yılların dostluk, barış,kardeşlik ve bereket getirmesini dilerim. Saygılarımla