40 cm çapında ve 5 metre derinliğindeki mini obrukla birlikte aynı yerleşim yerindeki obruk sayısı da dokuzu geçti.
Kireçli tabakanın bol olduğu bölgede sık sık obruk oluşumlarının meydana geldiği bu yaylada yaşayan vatandaşlar can ve mal güvenlikleri açısından tedirginlik yaşamaktadırlar.
Yaylanın her yerinde irili ufaklı obruklar bulunuyor. Tellerle çevrilen ve uyarı levhaları asılan obrukların içerisine çocuk ve hayvanların düşmelerini önlemek için bazı obrukların biraz kenarına çalı çırpı konmuş durumdadır.
Koyunlarını otlattığı sırada tozların belirdiğini belirten Çoban Muhammet Baldanoğlu,"Tozlar gidince önümde bir küçük çukur olduğunu gördüm. Eğer bir adım daha atmış olsam çukura düşecektim beni kimse kurtaramazdı. Durumumuz ne olacak bilmiyorum" dedi.
Yayladaki diğer obruklarında sürekli genişlediğini ve obruk kenarlarında derin çatlaklar oluştuğunu belirten Baldanoğlu, Çocuklarımız oynamak için obruklara gittikleri takdirde üzücü sonuçlar ortaya çıkabilir. Durumumuz çok vahim. Yetkililerin bir an evvel çözüm bulmasını istiyoruz" dedi.
Yayla sakinlerinden Mustafa Dirican ise," En son gecen sene Ağustos ayında obruk olmuştu. Oluşan obruk 9'u geçti. Yayla içi obruklarla doldu. Belli aralıklarla obruklar oluşuyor. Yaz aylarında 150-200 kişi oluyor. Obruklar sürekli genişliyor. Durum İç açıcı değil. Allah sonumuzu hayır etsin. Araştırmaya geliyorlar ama yer sağlam mı değil mi diye kimse açıklama yapmıyor. Yetkililerden Açıklama yok sonumuz ne olacak bilmiyoruz. Burada ne kadar sağlıklı yaşayabiliriz. Obruk sebebi ile yatırım yapmak isteyen yatırım da yapmıyor. Dışardan gürültülü bir ses gelse yeni bir obruk oluştu sanıyoruz" dedi.