59 yıldır bizim kurumumuzun kültüründe elektrik üretme gibi bir kabiliyet var. Yani biz linyitten elektrik üretimine yabancı değiliz'' dedi. 

     Konuk, Kangal Termik Santrali'nin özelleştirme ihalesinin nihai pazarlık görüşmelerinde, en yüksek teklifi 985 milyon dolarla Konya Şeker Sanayi ve Ticaret AŞ-Siyahkalem Mühendislik İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. Ortak Girişim Grubu'nun vermesi ile ilgili Konya Şeker Fabrikası'nda düzenlediği basın toplantısında, Konya Şeker'in enerji sektörüyle anılmasının kamuoyunda merak konusu oluşturduğunu söyledi. 
     Şeker fabrikalarının kuruldukları yerlere tabiatı gereği küçük çapta linyit fabrikası kurduğunu vurgulayan Konuk, şunları kaydetti: 
     ''Konya Şeker'in linyit fabrikası, kömürden elektrik üretim tesisi 59 yıllıktır. 59 yıldır bizim kurumumuzun kültüründe elektrik üretme gibi bir kabiliyet var. Yani biz linyitten elektrik üretimine yabancı değiliz. Biz bu işi yeni öğreniyor, yeni giriyor değiliz. Bunun kültürü bu kurumda var. Bizim ulusal şebekeye elektrik verme kabiliyetimiz vardı. 2010 yılında özel üretim lisansı alarak 37 megavatlık sadece elektrik üretim maksadıyla bir de küçük santral kurmuştuk. Bu 37 megavat ile birlikte Konya Şeker'in ulaştığı rakam 100 megavattır. Biz hem birikimimiz hem de enerjiye olan güven ve inancımızdan dolayı bu sektörün içindeyiz. Yapılan ihale de inşallah doğru bir çalışma olmuştur. Böyle olduğuna inanıyorum. Memleketimize, Konya'ya ve Sivas'a hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.'' 
     Konuk, Sivas ve Kangallıların müsterih olması gerektiğini, Konya Şeker'in hiç kimsenin elinden ekmeğini almak için yola çıkmayacağını, elinde ekmeği olmayanlara ekmek vermek için yola çıktığını vurguladı. 
     
     -''Türkiye şu anda dünyanın en güvenli limanlarından biri''- 
     
     ''Konya Şeker ihale bedeli olan 985 milyon doları karşılayabilecek mi'' sorusunun akıllara gelebileceğine işaret eden Konuk, sözlerini şöyle sürdürdü: 
     ''Türkiye şu anda dünyanın en güvenli limanlarından biri. Dünyadaki para kaynakları, finans çevreleri Türkiye'ye para vermekte, kaynak aktarmada çok heyecanlılar. Konya Şeker'in de güvenilir bir kurum olması, işletme kabiliyeti ve varlıkları onları buraya getirmede, onlarla olan ilişkileri artırmada çok özel faktörler. Bizim kaynaklarımızı zorlamadan, elbette öz kaynak kısmen transfer olacak ama bu çok fazlasıyla geri dönecektir. Dünyadaki kolay ve Türkiye'ye arzulu, iştahlı fonlardan faydalanılacak.'' 
     
     -''Karapınar'ın ön fizibilite çalışmasını hazırladık''- 
     
     Konuk, Karapınar'da keşfedilen 1,8 milyar tonluk linyit rezervinin Konya için çok önemli olduğunu, Karapınar'da üretilecek katma değerin Konya'da kalması gerektiğini dile getirdi. 
     Konya'nın kaynaklarının dışarıya transfer olmaması gerektiğine dikkati çeken Konuk, ''Kiri pası bize, kaynağı bırakın Konya, ülkeden çıkacak şekilde dizayn edilmemeli. Karapınar bizim de bildiğimiz bir alan. Biz dersimize çok çalıştık. 2 yıldır Karapınar için çalışıyoruz. Karapınar'ın ön fizibilite çalışmasını hazırladık. Bu çalışmayı ön raporla bilikte geçtiğimiz günlerde ilgililere sunduk. Karapınar'ın Konya'ya kazandırılmasıyla sadece Konya değil ülkemiz de kazanacaktır'' diye konuştu.