Sistemini iyi oturtmuş devletlerde suni gündemler yer almaz. Çünkü konuyla ilgili tüm kurum ve kuruluşlar ne yapacaklarını bilirler. Ve de oluşan olaylara karşı gereğini yaparlar. Biz de maalesef durum böyle değil. Geçtiğimiz 8-10 günlük gündemlerimize bir göz atalım.

BÜLENT ERSOY VE SEZEN AKSU

Türkiye’nin en önemli ses sanatçılarının başında gelen ve aynı zamanda CNN Türk’ün haberine göre Devlet Sanatçısı(doğruluğunu teyit edemedim maalesef) olan Bülent Ersoy Anıtkabir’e gidiyor. Bir subay refakat ediyor ve refakat edenler görev yeri değişikliğine uğruyor. Bu haberin ayrıntılarını hepimiz sanıyorum ezberlemişizdir, detayına girmeyeceğim. Şimdi bir kısım subayın yaptığını doğru buluyor bir kısımsa doğru bulmuyor. Tabii ki bu durumda biz de siyaset olarak değerlendiriliyor. Hükümet tarafında olanlar doğru buluyor, muhalefet tarafında olanlar doğru bulmuyor. İyi de burada yasa, kanun, genelge, talimat ne söylüyorsa o yapılması lazım değil mi? Yani bu konunun gündem olacak bir tarafı yok. Talimatlar neyi söylüyorsa, kimsenin müdahalesine gerek kalmadan bu sorun çözülmeliydi.

Bu iki olayın bir de garip bir tarafı var. 4-5 yıl önce bu iki sanatçıyı da gerek Ak Parti gerekse Ak partililer destekliyorlardı. Aynı şekilde Ak Parti’nin desteklediği bu sanatçıları “yetmez ama evetçi” diye muhalefet kanadı eleştiriyordu. Hatta hiç unutmuyorum birçok Ak Parti muhalifi, bu sanatçıları dinlemeyeceklerini sosyal medyadan belirtiyorlardı. Şimdi aradan 4-5 yıl geçti ve her ne hikmetse şimdi de Hükümet cenahı bu sanatçıları eleştirirken, muhalefet cenahı da sahip çıkmaya çalışıyor.

İşte en basit örneğiyle sistem oturmamışsa, ülkede anlık kararlarla her şey değişebilir. Aslında bu iki olay da hiç tartışmaya meydan verilmeden kanunlar çerçevesinde çözülür ve suni gündem ortadan kalkardı.

TERÖRÜN SAVUNMASI OLMAZ

HDP’li milletvekili Semra Güzel’in PKK teröristiyle fotoğrafları gündeme geldi. Bu terörist aynı zamanda nişanlısıymış. Ve şimdi tartışılan konu “bu milletvekilinin dokunulmazlığı kalksın mı kalkmasın mı”? Bu konuda hazırlanan fezleke şu anda TBMM Karma komisyonunda dün görüşülmeye başlandı ve 1 ay içerisinde karara bağlanıp Genel Kurul’a getirilecek.

Hal böyleyken bu milletvekilinin dokunulmazlığının Meclis’e gelmesinin tartışılacak neyi vardır? Terörle ilişkilenen kim olursa olsun TBMM’de bulunmasının izahı yoktur. Aynı zamanda HDP’nin kapatılma davasında da “ek delil” olarak kullanılacak olan bu fotoğrafların, zaten PKK ile organik birlikteliklerinin olduğunu sakınmadan söyleyen milletvekilleriyle birlikte partinin kapatılmasının da tartışılacak, kamuoyu oluşturacak bir tarafı var mıdır?

İşte baştan beri söylediğim gibi sistemi oturmuş devletlerde bu tür olayların tartışılacak bir tarafı yoktur. Hem kamuoyu hem de hukuk gerekeni bir an önce yapmalıdır. Ve de bu gündem tartışmaları ne kadar azalırsa sistemimizin oturması o kadar gelişmiş olur.

Dostlukla kalın.