Onların oyun zamanları size boş vakit gibi görünebilir ancak çocuklar evde oynarken, hayali ejderhalarla savaşırken veya bir atlama fırsatı organize ederken, aslında hayati yaşam becerileri geliştiriyorlar ve beyinlerini yetişkinliğin zorluklarına hazırlıyorlar.

Çocuk gelişimi uzmanları, son 30 yılda çocukların serbest oyun zamanlarının büyük oranda azaldığını söylüyor. Bu sebeple oyunların gerçek faydalarının bilincinde olmalı ve çocuklarımıza oyun oynayabilmeleri için zaman tanımalı ve ortam oluşturmalıyız.


1. Oyun oynamak çocukların çevresine daha iyi davranışlar sergilemelerini sağlar.

Çocuklara oyun oynamalarını engelleyici cezalar verilmesi ileri yaşları için fazlasıyla zarar verici olabilir. Pediatrics dergisinin 2009 yılında yayınladığı bir çalışmasına göre, oyun alanında oynayıp enerjisini boşaltan ve akranlarıyla iletişim içinde bulunan çocukların sınıf içinde çevresindekilere karşı daha saygılı ve ilgili davranışlar sergilediği ortaya çıkmıştır. Araştırmacılar, 8-9 yaşındaki çocukları, ders arasına çıkanlar ve çıkmayanlar olarak gruplayarak, incelediler. Günde 15 dakikadan fazla molaya çıkıp oyun oynayan çocukların akademik hayatlarında daha başarılı oldukları görüldü.


2. Takım oyunlarında görev alan çocukların çevresindeki insanların duygularını daha fazla önemsediğini ortaya çıkardı.

Early Childhood Education derginin 2007’de yayınladığı bir makaleye göre, serbest oyun zamanı ve ebeveyn yönlendirmeli oyun zamanları sonucunda çocuklara başka insanların duygularını önemseme farkındalığı kazandırıldığı ortaya çıktı. Oyun oynama, aynı zamanda çocuklara kendi duygularını düzenlemelerini, onlara hayat boyunca kullanmaları gerekecek olan bir beceriyi düzenlemelerini öğretir.


3. Oyun oynamak çocuklara hareket etme özgürlüğü verir.

Amerikan Kalp Derneği, 2 yaşın üzerindeki tüm çocukların günde en az bir saat, orta derecede , keyifli fiziksel aktivite yapmalarını öneriyor. Aktif çocukların aktif yetişkinler olarak büyüdükleri ve böylece kalp rahatsızlığı riskini ve yerleşik bir yaşam tarzının diğer felaketlerini azalttığını doğrulayan kanıtlar vardır. 2005 yılında American Journal of Preventative Medicine'de yayınlanan bir araştırma, 21 yaşın üzerindeki Finlandiya vatandaşlarını inceledi ve 9 ile 18 yaşındaki çocukların aktif bir çocukluk- gençlik geçirmeleri durumunda, daha sonraki yaşamlarında da oldukça aktif kaldığını açıkladı.


4. Oyun oynamanın çocukların öğrenme düzeylerini de arttırdığı anlaşıldı.

Journal of School Health dergisinde 2009 yılında yapılan bir araştırmada, çocukların daha fazla fiziksel aktivite testi geçtikçe, akademik testlerde de daha başarılı oldukları ortaya çıktı. Psikolog Hirsch-Pasek, ara vermeden yapılan ders süresinin test puanlarını ve öğrenmeyi iyileştirmenin iyi bir öğrenme yolu olmadığını vurguladı. Ayrıca, çocukların oyunlarda edindiği tecrübelerin ve anıların onları öğrenmeye ittiğini, çünkü verilen bilgileri o anılarla eşleştirdiklerini ve o şekilde öğrendiklerini söylüyor.


5. Oyun oynamanın eğlenceli olması çocukları cezbediyor.

Oyun oynamanın çocukluğun doğal durumu olduğunu söyleyen Hirsch-Pasek, hayvanlarının yavrularının bile oyun oynadığını belirtiyor. 2010 yılında, Tennessee Üniversitesi’nde Biyopsikolog Gordon Burghardt, The Scientist dergisine yaptığı bir açıklamada kaplumbağaları oyun oynarken gözlemlediğini açıkladı.


Yetişkinlerin mola verebildiği bir dünyada, çocuklarımızın da molaya ihtiyacı yok mu sizce?

Kaynak: http://www.livescience.com/15541-top-5-benefits-play.html