Hafta sonu için birkaç konu dikkatimi çekti. Bunlardan kısa kısa bahsetmek istiyorum.

TÜİK ve CHP’NİN MERSİN MİTİNGİ

TÜİK konusu şöyle; Anamuhalefet Partisi CHP’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu TÜİK Başkanından randevu istiyor. TÜİK, Anamuhalefet Partisi Genel Başkanına randevu vermiyor. Bu sefer Genel Başkan Kılıçdaroğlu, yanında ekibiyle birlikte TÜİK Başkanlığına gidiyor. Ne yapacağını bilemeyen TÜİK Başkanlığı bu sefer bahçe kapılarını bile kapatıyor. İçeriye almıyor. CHP Heyeti bunun üzerine “TÜİK’in sitesinde bilgi alabilmek için Ankara’da bulunan merkez teşkilatımıza gelinebilir” diye yazdığını hatırlatıyor. Ama yine kapılar duvar… İçeriye alınmayan CHP Genel Başkanı ve yanındaki heyeti TÜİK Merkez Teşkilatı önünde basına bir açıklama yapıyor. Olay kısaca budur.

Anamuhalefet Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun TÜİK Başkanı tarafından kabul edilmemesi tamamen yanlış ve demokrasiye aykırı bir uygulamadır. Anamuhalefet Partisi, demokrasilerde en az iktidar partisi kadar önem arz eder. Hatta bazı demokratik ülkelerde iktidar partisinden daha fazla öneme sahiptir. Ve bu ülkedeki bir bürokrat Anamuhalefet Partisi Genel Başkanına randevu vermemektedir. Bunun geçerli bir sebebinin olması ihtimali yoktur. Bu olayın bir yüzüdür.

Gelelim CHP’nin Mersin mitingine. CHP Mersin’de “Milletin Sesi” ismiyle bir miting düzenledi. Mitingde neler konuşuldu, neler söylendi, hangi konulara değinildi konusundan daha çok kaç kişi geldiği konusu ön plana çıktı. Ve de bu mitinge kaç kişinin katıldığı konusu gündem oldu. Bu da bu olayın bir yüzüdür.

Şimdi gelelim iki olayın da diğer yüzüne… Bu olaylarda da görüldüğü üzere artık ülkede gündemini CHP ve Millet İttifakı oluşturur hale geldi. Daha önceleri Ak Parti gündemi oluşturur, CHP de bu gündemin peşine takılırdı. Şimdi bu iş tamamen yön değiştirmiş gözüküyor. Artık gündemi CHP oluşturuyor ve de Ak Parti bu gündemin peşine takılıyor. Ak Parti için asıl sorun burada. Yani gündem oluşturamayan bir Ak Parti şu anda mevcut durumda. Ve de doğru veya yanlış; iyi veya kötü artık vatandaşın ağzında bir CHP, bir Millet İttifakı lafı oturmuş durumda.

CHP kendi siyaseti açısından doğru ve isabetli adımlar atarken, Ak Parti de bence şapkasını öne koyup, nerede hata yaptığını bir düşünmelidir.

MURAT KURUM YÜZ AĞARTMAYA DEVAM EDİYOR

Hafta sonu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı değerli hemşerimiz Murat Kurum Konya’nın ilçelerindeydi. Kulu, Cihanbeyli, Altınekin, Seydişehir, Derebucak, Beyşehir’de bulunan Bakan Kurum gittiği her yerde müthiş bir sevgi seliyle karşılandı. Bence bu ilgi her bakana kısmet olacak bir ilgi değil. Murat Kurum Konya’da seviliyor. Ancak sadece Konya’da değil tüm Türkiye’de çok sevilen bir bakan. Hele ki Ak Parti’nin bu döneminde, tüm ülke tarafından sevilen bir bakan bulmak zorken Murat Kurum’un tüm gittiği yerlerde bu denli ilgiyle ve sevgiyle karşılanması kesinlikle çok önemli. Hatta bu durumdan Ak Parti bir ders de çıkarmalıdır. Yani Ak Parti’nin halktan uzaklaştığı ve parti olarak oy kaybettiği dönemde Murat Kurum’un neden bu kadar sevildiğini, Parti, araştırmalı ve en azından diğer siyasetçilerine de bu yönde çalışmaları konusunda salık vermelidir. Murat Kurum çalışmalarıyla, siyasetiyle, bakanlık yönetimiyle doğru yönde, vatandaşının yanındadır ve vatandaşı da her yerde onun yanında durmaktadır. Ve de tüm ülkede bu denli sevilen bir bakanın bir de hemşerimiz olması göğsümüzü kabartmaktadır.

MHP, KONYA’DA BULUŞTU

“Adım Adım 2023, İl İl Anadolu” sloganıyla illerde toplantılar düzenleyen MHP cumartesi günü de bu toplantıyı Konya Dedeman Otel’de gerçekleştirdi. MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Aksaray Milletvekili Ramazan Kaşlı, Kocaeli Milletvekili Saffet Sancaklı, Konya Milletvekili Esin Kara, MYK Üyeleri Güzide Çıpan ve Özer Karakayacı’nın katıldığı toplantıya Konya’daki esnaf odası başkanları, memur sendikaları başkanları ve muhtarlar derneği gibi dernek başkanlarından katılanlar oldu.

Konyaspor’un eski bir futbolcusu ve takım kaptanı olan Kocaeli Milletvekili Saffet Sancaklı’nın çok ilgi gördüğünü de belirtmeden geçmeyeyim. Ancak çok ilginçtir ki, Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Kalaycı’nın konuşmasının başında salon tamamen dolu iken, konuşmasında enflasyon verilerinin doğruluğunu, TÜİK’in verilerinin doğruluğunu, icra dosyalarının azaldığını anlatırken oda başkanlarının bir kısmının salonu terk etmesi gözlerden kaçmadı.

Bu arada oraya davet edilen Sözcü gazetesinin muhabiri Müslüm Evci’nin, MHP Ereğli ilçe başkanı, hemşerim Musa Yılmaz tarafından salondan çıkartılmaya çalışılıp, tehdit edilmesini de kesinlikle doğru bulmadığımı belirtmek isterim. Müslüm kardeşime de geçmiş olsun dileklerimi buradan iletirim. İl Başkanının davetiyle orada bulunan bir gazetecinin bir ilçe başkanı tarafından kovulmaya çalışılması, örgüt disiplinine de, örgüt bilincine de aykırıdır. Ben inanıyorum ki sevgili hemşerim Musa Yılmaz da bu hatasının farkına varmıştır ve bundan ötürü gereğini yapıp Müslüm’ün gönlünü alacaktır diye düşünmekteyim.

Dostlukla kalın.