Sayın çok kıymetli okuyucularım, 30 Ağustos Zafer Bayramı İlçemizde de coşku içerisinde 30 Ağustos Perşembe günü saat 10.00’da Cumhuriyet Meydanı, Anıt alanında İlçe Protokolü Kaymakam, Garnizon Komutan V. Belediye Başkanı, C.Savcısı, İlçe Emniyet Müdürlüğü, İlçe Jandarma Komutanlığı, Askeri Erkan, Sivil Toplum Kuruluş Başkanları, Şehit yakınları, Gaziler ile vatandaşların katılımı ile coşku içerisinde kutlandı. Kaymakamlık, Garnizon Komutanlığı, Belediye Başkanlığı çelenklerinin Atatürk Anıtına sunulması, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından, Topçu Asb. Kd. Bçvş. Serdar ÖZKARACAHİSAR’ın 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın anlam ve önemini belirten mükemmel konuşmasını siz okuyucularımla da paylaşmak istedim.

Topçu Asb.Kd. Bçvş. Serdar ÖZKARACAHİSAR konuşmasında şunları söyledi,” Neyimiz varsa, bağımsız bir devlet kurmuşsak, hür vatandaş olmuşsak, şerefli insan olarak dolaşıyorsak, yurdumuzu Batı’nın, vicdanımızı ve kafamızı Doğu’nun pençesinden kurtarmışsak, şu denizler bizim diye bakıyor, bu topraklarda ana bağrının sıcağını duyuyorsak, belki nefes alıyorsak hepsini, her şeyi 30 AĞUSTOS ZAFERİ’ne borçluyuz.

Birinci Dünya Savaşı sonunda imzalanan Mondros Mütakeresi ve Sevr antlaşmasıyla yurdumuz tamamen elimizden alınıyor, vatanımızda hür olarak yaşama hakkımıza son veriliyordu. Yüzyıllardır üzerinde bağımsız olarak yaşadığımız bu topraklar düşmanlara veriliyor, bizim de bunu kabul etmemiz isteniyordu. Türk Milletinin bu durumu kabul etmesi elbette mümkün değildi. TBMM yaptığı görüşmelerde yurdun durumunu ve kurtuluş çarelerini aradı. Misak-ı Milli sınırları içinde yurdun bir bütün olduğunu ve parçalanamayacağı görüşünden hareketle, düşmanla mücadele kararı alındı. Oluşturulan düzenli ordularla savaşa girildi. İlk başarı, Doğuda Ermeni çetelerine karşı kazanılıyor daha sonra, Batı cephesinde Yunanlılara büyük darbe indiriliyordu. Bunun üzerine Yunan ordusu yeniden saldırıya geçti. Saldırı üzerine Mustafa Kemal, Ordularına: “Hattı Müdafaa Yoktur. Sathı Müdafaa Vardır. Bu Satıh, Bütün Vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz.” Emrini verdi. 1922 yılı Ağustosuna kadar, hazırlıklar tamamlandı. Güneyde ki Türk Birlikleri, büyük bir gizlilik içerisinde Batı Cephesine kaydı. İstanbul da ki cephane depolarından silah ve cephane kaçırıldı. İtilaf devletleri tarafından tahrip edilerek kullanılmaz hale getirilen toplar onarıldı. Yeni silahlar satın alındı. Ordumuza taarruz eğitimi yaptırıldı. Bu hazırlıklardan sonra, Gazi Mustafa Kemal’in Başkomutanlığını yaptığı ordumuz, 26 Ağustos 1922’de düşmana saldırdı. Bir saat içerisinde düşman mevzileri ele geçirildi. 30 Ağustos’ta düşman çember içine alındı. Sağ kalanlar Yunan Başkomutanı Trikopis ile birlikte esir alındı. Bu savaş Atatürk’ün Başkomutanlığında yapıldığı için Başkomutanlık Meydan Muharebesi olarak adlandırıldı.

Büyük Taarruzun başarıyla sonuçlanmasından sonra düşman, İzmir’e kadar takip edildi. 9 Eylül 1922’de İzmir’in kurtarılmasıyla yurdumuz düşmandan temizlenmiş oldu. Hain düşmanın haksızca ve alçakça işgaline “DUR” diyen ve kanımızın son damlasını akıtmadan yurdumuzu bırakmayacağımızı düşmana ispatlayan bu büyük zaferi her yıl 30 Ağustos Günü Bayram yaparak kutluyoruz.

30 Ağustos biz Türklerin en büyük Bayramlarından biri ve yalnız bizim değil; insanlığın Bayramlarından biridir. Çünkü 30 Ağustos’ta ilk defa biz Türkler insanlığa; Sömürgeciliğe karşı ve Emperyalizme karşı muzaffer olabilmenin yollarından birini gösterdik. Bu da sömürgeciliğe karşı silah elde çarpışmakla olur. Türk Milleti sömürgeciliğin her şeye rağmen yıkılmaya mahkûm olduğunu gösteren millettir. Bunun için bu Bayram büyük Bayramdır. Ve bir daha tekrar ediyorum; Yalnız Türk Milletinin Bayramı değil, İnsanlığın da Bayramlarından biridir. Bu öyle bir Zaferdir ki; asırlardır hür yaşayan bir milletin haykırışıdır. Birlik ve Beraberliğimizin önünde hiçbir gücün duramayacağının ispatıdır.

Bu düşüncelerle başta büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Silah arkadaşları olmak üzere ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü için canlarını seve seve feda eden tüm aziz Şehitlerimizi, kahraman Gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Ruhları Şad’olsun. Arz ederim diyerek konuşmasını tamamladı.

Bu güzel ve anlam yüklü mükemmel konuşmanın ardından, Atış Test ve Değerlendirme Grup Komutanlığı personellerinden Tankçı Er Soner Yasak’ın (Bayrak) adlı şiiri okuması, Piyade er İbrahim Kocaoğlu’nun “30 Ağustos” adlı şiirini okudular. Konuşma olsun, okunan şiirler olsun katılımcılar tarafından alkış aldılar. Törenden sonra Kaymakam Mustafa Karaca makamında katılımcıların ve vatandaşların tebriklerini kabul etti. Kutlama töreni başarılı bir şekilde sona erdi.