Sayın çok kıymetli okuyucularım, 18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 105'nci Yıldönümü nedeniyle Topçu Teğmen Mücahit TANYERİ'nin Şehitleri Anma gününde ki harika konuşmasını çok beğendiğim için siz kıymetli okuyucularımla paylaşmak istiyorum. Okursanız sevinirim.

TOPÇU TEĞMEN Mücahit TANYERİ'nin konuşması; Bugün bir ulusun küllerinden doğarak var oluş mücadelesi verdiği, yenilgiler ve toprak kayıpları ile uzun yıllar süren umutsuzluğa ve kötü gidişe son vererek yeniden itibar kazandığı, harp tarihine altın harflerle yazılmış bir kahramanlık destanı olan 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 105'nci yıldönümünü kutlamanın haklı gururunu yaşıyoruz.

Kahraman Ordumuz, yirminci yüzyılın başında; Afrika çöllerinden, Balkanlara, Kafkaslar dan, Galiçya'ya, Yemen'den, Çanakkale'ye geniş bir coğrafya da ve İstiklal Savaşı'nın çeşitli cephelerinde Anadolu'nun her karış toprağında verdiği kahramanca mücadelelerde yüz binlerce vatan evladını şehit vermiştir. Yine Kore'de, Kıbrıs'ta ve barışı destekleme harekatlarında, dünya barışının sağlanması ve korunması; İç güvenlik harekatında vatanın bütünlüğü, milletimizin birlik ve beraberliğinin muhafazası için yürütülen mücadelelerde binlerce kahraman vatan evladı şehit olmuştur.

Bu sebeple bir milletin dünya tarihinde eşine az rastlanır nitelikte; Yediden yetmişe her ferdinin nesiller boyu birlik ve beraberlik duygusu içerisinde uğruna canını feda edip üzerinde yaşadığı toprak parçasını vatan yaptığı bu topraklar şehitler diyarı olarak anılmayı fazlasıyla hak etmiştir. Osmanlı Devleti, Çanakkale muharebelerine kadar pek çok cephede savaşmış ve ordusunun büyük bir kısmını bu cephelerde kaybetmiştir. Bu sebeple bir ölüm kalım mücadelesi gözüyle bakılarak Çanakkale Cephesi'ne artık son çare olarak toplumun en eğitimli tabakasını oluşturan gençler gönderilmiştir. O günün genç nesli kutsal saydığı değerler uğruna ölüme gözü kapalı gitmiş; Yurdunu işgal etmek isteyenlere karşı tarihin en haklı savaşını vermiş ve henüz hayatlarının baharında şahadet şerbetini yudumlayarak rütbe ve payelerin en şereflisine erişmişlerdir. Dolayısıyla, bu coğrafyanın insanı; Çanakkale sırtlarında yalnızca gençliğini değil, toplumun geleceğini şekillendirecek bir nesli, yarınlarını yitirmiştir.

Çanakkale muharebeleri, başta ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere, Milli Mücadelenin hemen her aşamasında büyük kahramanlıklar gösteren ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasında önemli roller üstlenen Komuta Kadrosun un'da liderlik yeteneklerini sergilemesine ve milletin geleceğini kurtaracak iradeye sahip olduklarını göstermesine vesile olan bir tecrübe sahası olmuştur.

Şehit ve Gazilerimizin gösterdikleri cesaret ve kahramanlık karşısında, teknik üstünlük anlamını yitirmiş; Zafer, mertlikle kucaklaşmış ölüm şehitlerimizin şahadetleriyle yücelmiş ve üzerinde yaşadığımız bu topraklar bir kez daha VATAN olmuştur. Bu cennet vatanı büyük fedakarlıklarla bizlere armağan eden başta Devletimizin kurucusu, Cumhuriyetimizin Mimarı, Ebedi Başkomutan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşları olmak üzere, kutsal vatan toprağı için canlarını feda eden Aziz Şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyor, hayatta olan Kahraman Gazilerimize, Şehitlerimizin ve Gazilerimizin değerli aile fertlerine şükranlarımı sunuyorum. Arz Ederim" diyerek bu güzel ve harika konuşmasını tamamladı.